Duyuru:

Web sitemize hoş geldiniz, umuyoruz ki web sayfamızı beğenirsiniz ve her zaman misafirimiz olursunuz.

14 Aralık 2014 Pazar

KATMER BÖREK YAPILIŞI


Katmer Börek Tarifi İçin Malzemeler:2 su bardağı süt,
1/2 çay bardağı sıvı yağ,
1 tatlı kaşığı tuz,
1 paket instant maya,
Alabildiği kadar un.

Arası İçin:
250 gr tereyağı,
1 çorba kaşığı tahin.

İçi İçin:
3 adet patates (haşlanmış-rendelenmiş),
1 adet soğan,
2 çorba kaşığı tereyağı,
Tuz ,
Kırmızı pul biber ,
Kırmızı toz biber.

Üzeri İçin:
Yumurtanın sarısı,
Çörek otu.
Katmer Börek Yapılışı

İçi için; soğanı ince ince doğrayalım.
Tencereye tereyağını, soğanı koyalım ve soğanlar pembeleşene kadar kavuralım.
İçine baharatları, tuzu ilave edelim ve karıştıralım.
Son olarak patatesleri ilave edelim ve iyice karıştıralım.

Arası için; tavaya tereyağını koyalım ve eritelim.
İçine tahini ilave edelim ve karıştıralım.



Hamuru için; bir kabın içine sırasıyla tüm malzemeyi koyalım ve ele yapışmayan yumuşak kıvamlı bir hamur yoğuralım.
Hamurdan cevizden biraz daha büyük parçalar koparalım ve hafif unlu zemin üzerinde, merdane ile servis tabağı büyüklüğünde açalım.
Üzerlerine tereyağlı tahinli karışımdan sürüp, rulo şeklinde saralım ve içe doğru kıvırarak yuvarlayalım.
Daha sonra üzerlerini nemli bir bezle örtelim ve buzdolabında 1 saat dinlendirelim.
Dinlenen hamurları, düz bir zemin üzerinde, merdane ile servis tabağından küçük olacak şekilde açalım ve uç kısımlarına patatesli harçtan koyup, kenarlarını içe katlayıp, rulo şeklinde saralım.
Yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizelim ve üzerlerine yumurtanın sarısını sürüp, çörek otu serpelim.
Katmer Böreğimizi, önceden ısıtılmış 175° fırında üzerleri kızarana kadar pişirelim. Afiyet olsun.

18 Ekim 2014 Cumartesi

Wesley Sneijder Fenerbahçe'yi yıktı!





Wesley Sneijder Fenerbahçe'yi yıktı!
Spor Toto Süper Lig'de 2014-2015 sezonunun ilk derbisinde Galatasaray, Fenerbahçe'yi 2-1 mağlup etti.

Spor Toto Süper Lig'in 6. haftasındaki devderbide Galatasaray, evinde Fenerbahçe'yi, Sneijder'in ceza alanı dışından attığı gollerle 2-1 mağlup etti.

Galatasaray, Hollandalı yıldızı Wesley Sneijder'in 88 ve 90+1. dakikalarda attığı gollerle öne geçerken, Fenerbahçe'nin tek golü 90+5. dakikada Alper Potuk'tan geldi.

Fenerbahçe'de Bruno Alves 53. dakikada direkt kırmızı kart gördü. Galatasaray bu galibiyetle puanını 13'e çıkararak maç fazlasıyla liderliğe yükseldi, Fenerbahçe ise 10 puanda kaldı.

GALATASARAY 2 - 1 FENERBAHÇE

Stat: Türk Telekom Arena

Hakemler: Cüneyt Çakır, Bahattin Duran, Tarık Ongun

Galatasaray: Muslera, Veysel Sarı, Chedjou, Semih Kaya, Tarık Çamdal, Melo (Dk. 87 Hamit Altıntop), Selçuk İnan, Dzemaili (Dk. 66 Umut Bulut), Olcan Adın (Dk. 82 Emre Çolak), Sneijder, Burak Yılmaz

Fenerbahçe: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Alves, Kadlec, Caner Erkin, Mehmet Topal, Emre Belözoğlu (Dk. 34 Selçuk Şahin), Meireles, Alper Potuk, Kuyt (Dk. 87 Sow), Emenike (Dk. 61 Hasan Ali Kaldırım)

Goller: Dk. 88 ve 90 1 Sneijder (Galatasaray), Dk. 90 5 Alper Potuk (Fenerbahçe)

Kırmızı kart: Dk. 53 Alves (Fenerbahçe)

Sarı kartlar: Dk. 45 2 Selçuk İnan, Dk. 76 Olcan Adın (Galatasaray), Dk. 67 Selçuk Şahin, Dk. 75 Kuyt (Fenerbahçe)

MAÇTAN DAKİKALAR

5. dakikada Sneijder'in pasıyla sağdan içeri kateden Olcan Adın'ın şutunda top savunmadan döndü. Ceza sahası önünde topu kontrol eden Dzemaili'nin, Burak Yılmaz'a atmak istediği ara pasında ise son anda savunma araya girerek, tehlikeyi uzaklaştırdı.
6. dakikada Kuyt'un sağ taraftan ortasında, Alper Potuk'un arka direkte yaptığı kafa vuruşunda top savunmada Chedjou'dan döndü.
12. dakikada Burak Yılmaz'ın pasında, Olcan Adın'ın ceza alanı dışından sert şutunda meşin yuvarlak üstten auta gitti.
17. dakikada Meireles'in uzak mesafeden yerden sert şutunda, kaleci Muslera yatarak meşin yuvarlağı oyun alanına çeldi.
18. dakikada Kuyt'ın soldan ortasında ceza sahasına topla buluşan Emenike'nin dönerek yaptığı vuruşta, top üstten auta çıktı.
34. dakikada Gökhan Gönül'ün sağdan yaptığı ortada, ceza sahasında Emenike'nin gelişine vuruşunda top auta gitti.
41. dakikada Fenerbahçe gole çok yaklaştı. Meireles'in ara pasıyla ceza sahasına girerek kaleciyle karşı karşıya kalan Emenike'nin yaptığı vuruşta meşin yuvarlak farklı biçimde auta çıktı. Nijeryalı futbolcu, bu pozisyonda topa vurmadan önce rakibinin arkadan darbesiyle dengesinin bozulduğu gerekçesiyle penaltı kararı bekledi.
Kalan sürede sonuç değişmedi ve sezonun ilk lig derbisinde ilk yarı 0-0 tamamlandı.

İKİNCİ YARI

46. dakikada Burak Yılmaz'ın pasıyla ceza sahasına giren Olcan Adın'ın ayağına dolanan top, sol tarafta uygun durumda bulunan Sneijder'in önünde kaldı. Hollandalı futbolcunun sert şutunda, kaleci Volkan Demirel yatarak meşin yuvarlağı iki hamlede kontrol etti.

52. dakikada soldan çizgiye kadar inen Emenike'nin çıkardığı topa, Meireles'in ceza sahasının sol köşesinden yaptığı sert vuruş auta gitti.

57. dakikada Sneijder'in pasıyla sağ çaprazdan ceza sahasına giren Olcan Adın'ın sol ayağıyla yaptığı güzel vuruşta, meşin yuvarlak uzak kale direğinden oyun alanına döndü.

60. dakikada Melo'nun uzak mesafeden sert şutunda, meşin yuvarlak az farkla auta çıktı.

63. dakikada Fenerbahçe inanılması güç bir gol kaçırdı. Caner Erkin'in soldan kullandığı korner atışında, ön direkte Melo'nun bacaklarının arasından geçen topa, Kadlec altıpasta çok müsait durumda kafayla vurdu. Meşin yuvalak üstten auta gitti.

73. dakikada Sneijder'in uzaktan sert şutunda, ceza sahasında takım arkadaşı Umut Bulut'un ayağına çarpan top az farkla yandan auta çıktı.

85. dakikada Emre Çolak'ın sağdan güzel ortasında, kale sahasında Umut Bulut'un yaptığı kötü kafa vuruşu üstten dışarı gitti.

88. dakikada Galatasaray öne geçti. Sneijder, ceza sahası dışında sol çaprazda yaptığı şık vuruşla topu kaleci Volkan Demirel'in uzandığı köşeden ağlarla buluşturdu: 1-0

90 1. dakikada Galatasaray, Hollandalı yıldızıyla farkı 2'ye çıkardı. Orta sahadan topla ilerleyen Sneijder, bu kez ceza alanın sağ tarafından attığı güzel vuruşla meşin yuvarlağı ağlara yolladı: 2-0

90 5. dakikada Fenerbahçe, aradaki farkı 1'e indirdi. Hasan Ali Kaldırım'ın soldan pasıyla altıpas çizgisi üzerinde topla buluşan Alper Potuk, meşin yuvarlağı boş filelere gönderdi: 2-1

Galatasaray, sezonun ilk derbisinden 2-1 galip ayrıldı.

16 Ekim 2014 Perşembe

Qış aylarının ən faydalı tərəvəzi




Qış aylarında kərəvizdən bol miqdarda istifadə etsək də, onun faydalarının bir çoxundan xəbərsizik. Bu tərəvəzin 95 faizi sudan ibarətdir. Ona görə də xüsusilə arıqlamaq istəyənlər bol-bol kərəviz yeməlidirlər.

Demək olar ki, bütün pəhriz reseptlərində adı çəkilən kərəviz liflə zəngindir. Bunun sayəsində həzm sistemini daha sürətlə işləməyə məcbur edir. Bu da o deməkdir ki, nə qədər çox kərəviz yesəniz, o qədər tez arıqlaya bilərsiniz.

Bu tərəvəzi yeməklərdə və salatlarda istifadə edə bilərsiniz. Həmçinin qreyfurt, kahı, kələm, turp, soğan kimi tərəvəzlərlə birlikdə suyunu çıxararaq içə bilərsiniz.

Kərəvizlə hazırladığınız yeməyə portağal da əlavə etsəniz, qış aylarında soyuqlamadan və qripdən özünüzü müdafiə etmiş olarsınız.

Kərəvizin faydası təkcə arıqlatmaqdan ibarət deyil.

Kərəviz A, B, C, D, E, K kimi vitaminlər baxımından olduqca zəngindir. Bu tərəvəzdə həmçinin fosfor, manqan, dəmir, sink, selenium, kalsium kimi bədən sağlamlığı üçün mühüm maddələr də var.

Kərəviz cinsi gücü artırır. Kərəviz yemək stressə qarşı da təsirlidir. Əsəbləri sakitləşdirir iştahı açır.

Ağız qoxusunu aradan qaldırır, xroniki öskürəyə qarşı təsirlidir. Qanı təmizləyir, qaraciyər xəstəliklərinin müalicəsini tezləşdirir. Təzyiqi nizamlayır.

Gündəlik menyularında kərəvizə yer verənlər daha gec qocalırlar.

Bu tərəvəzdən bol miqdarda yedikdə üzdəki sızanaqlar azalır və tədricən yox olur. Dəri ləkələrinə yaxşı təsir göstərir və dəri rəngini açır.

8 Temmuz 2014 Salı

Dünyanın Hayran Kaldığı Üniversite

LYS maratonu sona erdi. Öğrencileri, bir yıllık hazırlık sürecinin ardından, sınavdan sonraki en zorlu aşama olan üniversite tercihleri bekliyor.
Geleceklerini tamamen etkileyecek bu tercih sürecinin genç bir insan için ne kadar heyecan verici ve aynı zamanda stresli olduğunu kendi üniversitemi seçtiğim dönemi hatırlayınca fark ettim.
Derken, merak edip üniversitelerin şimdiki puanlarına baktım ve eğitim-öğretim kalitelerini, imkanlarını inceledim, bir öğrencinin geleceğine ve öğrencilik hayatına neler katabileceğini düşündüm. Tıpkı öğrencilik yıllarıma geri dönmek gibiydi. Çok iyi karar verilmesi gereken bir süreç.
Araştırdığım üniversiteler arasında en dikkatimi çekenlerden biri Yakın Doğu Üniversitesi oldu.
Bu yıl 25. yılını kutluyor ve çeyrek asırda olağanüstü bir gelişme göstermişler, hayran kaldım! “Kıbrıs’ın parlak yıldızı” demiş hakkında insanlar, haksız görünmüyorlar, bence Akdeniz’in bir kültür merkezi haline gelmiş. Türkiye dahil, 97 ülkeden 22 bin öğrenci Yakın Doğu Üniversitesi’nde, dünya standartlarının üzerinde, uluslararası bir öğrenim görüyor.
Beni epey heyecanlandırdı.
Yakın Doğu Üniversitesi 2014-2015 akademik yılı için tüm bölümlerinde Tam Burs kontenjanı açmış. Ayrıca 12 bölümüne ÖSYM’nin yerleştirmesi olmadan YGS puanı ile öğrenci kabul ediyor. Herhangi bir puan türünden 140 barajını aşmak, Yakın Doğu Üniversitesi’ne başvurmak için yeterli.
Seçenekleri Tam Burs ile bitmiyor, %75 Burs, %50 Burs, %25 Burs, Sporcu Bursu ve kardeş indirim gibi öğrencilerine çok çeşitli burs imkanları sunuyor.
Bir de Ekonomik Paket seçenekleri var. Ekonomik Paket; Mühendislik, Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler, İletişim, Güzel Sanatlar ve Sahne Sanatları fakülteleri ile Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nu, tercih edecek adaylar için sunulan, yalnızca öğrenim giderlerini değil, yurt, 3 öğün yemek, elektrik, su, ısınma ve temizlik gibi masraflarını da kapsayan bir paket. Yıllık ücreti 4 bin 400 Euro.
Üniversite 15 fakülte ve 5 yüksekokula sahip. Büyük bir kampüsün içerisinde aynı zamanda hastane, kütüphane, laboratuvarlar, atölyeler, bilgisayar merkezleri, kültür merkezleri, olimpik yüzme havuzu, sosyal ve sportif tesisleri var. Burada öğrenim gören şanslı gençleri canlı ve renkli bir üniversite hayatının beklediği kesin. Ve sıkı durun... Kampüsün içinde  tarihi 1 asrı geçen, birbirinden güzel klasik modellerden oluşan ve Kıbrıs’ta tek olan Klasik ve Spor Otomobil Müzesi var.
Bu araştırmalarımla resmen tekrar üniversite okumak istedim. Böyle imkanlarla, böylesine renkli bir kampüste öğrenci olmak inanılmaz olurdu!
Bahar Şenlikleri’nin nasıl geçtiğini araştırdığımda karşıma çıkan bilgiye inanamayacaksınız!
Yakın Doğu Üniversitesi’nin Bahar Şenlikler’i tüm diğer üniversitelerden farklı olarak kamp alanı olan bir bölgede, öğrencilerin şenlikler boyunca çadırlarıyla konaklayabileceği şekilde  bir müzik festivali havasında gerçekleşiyor. Üstelik sahne alanlar, sadece Bahar Şenlikleri’nde görmeye alıştığımız isimlerden değil. Bu sene üniversite, 70‘lerden günümüze efsane olmuş ünlü hard rock grubu Deep Purple’ı getirmiş! Yalnızca Deep Purple mı? Dünyaca ünlü illüzyonist Peter Marvey ve “Kuğu Gölü” balesi ile hayranlık uyandıran Moskova Klasik Rus Balesi de şenliklerde sahne almış.
Yakın Doğu Üniversitesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin başkenti Lefkoşa’da yer alıyor. Adı, dünyanın en prestijli üniversiteleriyle birlikte anılıyor. Onlarca ülkede, binlerce mezunla temsil ediliyor. Geleceğe rekabet gücü yüksek ve donanımlı bireyler kazandırmak en büyük amaçları.
Ben Yakın Doğu Üniversitesi’nden çok etkilendim. Öğrendiğim şeyler tekrar üniversite okumak istememe neden oldu. Başarıları ülke sınırlarını aşmış ve gelişmeye hızla devam eden, çağdaş bir üniversite. Tercih yapacak üniversite adayları, bu şansı kaçırmayın derim.
http://www.neu.edu.tr/
https://twitter.com/YakinDoguUni
https://www.facebook.com/YakinDoguUniversitesiFanPage

Bir boomads advertorial içeriğidir.

26 Haziran 2014 Perşembe

Ramazan Yemekleri ve Sağlık açısından öneriler



İftar ve sahur zamanlarının tadına doyum olmuyor, ancak gün boyunca oruç sırasında vücutta yaşanan değişimler konusunda bilinçli ve dikkatli olmak gerekiyor. Üstelik sindirim sisteminde sorun yaşayanların bu noktada çok daha dikkatli olması şart…

Ramazanla birlikte oruç tutan kişilerin günlük beslenme şekli ve öğün sayısı birdenbire değişiyor. Uzun bir süreyi aç olarak geçirdikten sonra iftarda yenilen yemeklerin özellikleri ve miktarı, oruca hazırlanmak için sahur yemeklerinin yenmesi vücudumuz için farklı bir duruma uyum sağlama zorunluluğunu ortaya çıkarıyor. Beslenme saatleri değişse de günlük alınması gereken enerji, protein, vitamin ve mineral oranları ramazan ayında da değişmiyor. Beden sağlığını korumak adına yeterli miktarda meyve, sebze yemek, su içmek kuralı ramazan ayında da geçerliliğini koruyor. Oysa Ramazanda Türk mutfağının çeşitli ve lezzetli pek çok yemeği, tatlısıyla tuzlusuyla masalarımızı renklendirirken, sağlıklı beslenmek bir yana aşırı yenilerek sindirim sistemindeki tüm organlara zarar verebiliyor. Acıbadem Hastanesi Bakırköy Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Saruç “Bazı şeylere dikkat ederek bu ayı sağlıklı olarak geçirmek mümkün olabilir. Özellikle sindirim sistemimizle ilgili nelere dikkat etmemiz gerektiğini bilmek, oruç tutarken aynı zamanda da sağlığımızı korumamıza yardımcı olacaktır.”diyor.

Hangi organlar oruçtan nasıl etkileniyor?

Yemek Borusu ve Oruç
Son zamanlarda isminden çok fazla söz edilen reflü hastalığı, midedeki asit ve gıdaların yemek borusuna geri gelmesi ve burada tahrişe ve kişide göğüs arkasında yanma gibi şikayetlere neden olması şeklinde tanımlanıyor. Doç. Dr Saruç, “Normal zamanlarda da toplumda sık olarak gözlenen bu durum Ramazan ayında artmaktadır.” diyerek şöyle devam ediyor: “Uzun süren açlık sonrası, dikkatsizce yüksek kalorili ve fazla miktarda yiyecek yenmesi en önemli nedendir. Ayrıca sahurda yemek yendikten sonra hemen yatılması da zararlıdır. Yatar pozisyonda yiyeceklerin mideden yemek borusuna geri gelmesi kolaylaşmaktadır. Bu faktörler, Ramazan ayında şiddetli reflü şikayetlerinin görülmesine yol açar.”

Bu açıdan özellikle daha önceden reflü tanısı konulmuş olan hastaların, Ramazan ayı öncesi gastroenterologları ile görüşmeleri, yeni öneri ve ilaç değişikliklerini öğrenmeleri gerekiyor. Oruç tutarken iftarda yüksek kalorili ve yağlı yiyeceklerden kaçınmak, reflü olasılığını azaltan etmenlerden. Doç. Dr. Saruç diğer önerilerini şöyle sıralıyor: “Ayrıca iftarda az miktarda yiyerek, iftardan 3 saat kadar sonrasına küçük bir öğün eklemek de mideyi aşırı doldurmayı önleyecektir. Sahurda hafif yiyecekler yemek ve yemek yedikten sonra hemen yatmamak gece reflülerini engelleyecektir. Reflü için, doktorunuzun kullanmanızı söylediği ilaçları , iftarda ve sahurda alınması, gün boyu aç kalan ve yüksek miktarda asit salgılayan midenizin asit salgısını azaltacaktır. Sigara ve alkol alınmaması, çikolota, kahve, biberli, yağlı baharatlı yiyeceklerden uzak durulması önemli yarar sağlar. Ramazan süresince kilo alınmaması, sıkı giysiler giyilmemesi ve gerektiğinde yatak başının yükseltilmesi de koruyucu önlemlerdir.”

Mide ve Oruç

Çok miktarda yemek yenmesi hazımsızlığa, karın ağrısına, bulantı ve kusmaya neden olabiliyor. Rahatsız olmamak için dengeli beslenmeye, gerekli tüm besin öğelerinden az miktarlarda yemeğe ve iftar ile sahur arasına yatmadan 2 saat kadar öncesine küçük bir ara öğün sıkıştırmaya dikkat etmek gerekiyor. Ramazan ayında dikkat edilmesi gereken bir nokta da “Ülser hastalığı”. Özellikle mide şikayetleri olanların, daha önce mide ülseri veya kanaması geçirmiş olan kişiler oruç tutmaya başlamadan önce mutlaka bir gastroenterolog ile görüşmelerinde yarar var. Doç. Dr. Saruç, “Kontrollerin yapılmadığı durumlarda oruç tutulması ciddi mide ve on iki parmak barsağı kanamalarına neden olabilmekte ve istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilmektedir.” diyerek bir konuda uyarıda bulunuyor: “Ramazan ayı süresince ağrı kesicilerin kullanımı da özen ister. Zaten mide için oldukça zararlı olan bu ilaçların doktor önerisi olmadan kullanımı oruç sırasında tehlikeli kanama ve mide delinmelerine neden olabilir.”

Karaciğer ve Oruç


Ramazan ayı süresince uzun süre aç kalınmasına rağmen iftar ve sahurda yenilen yüksek kalorili hamur işleri ve tatlılar nedeniyle kilolar alınıyor. Bu kısa süre içinde vücut ağırlığında ortaya çıkan bu artış karaciğerde yağlanmaya yol açıyor. Doç. Dr. Saruç, “Yüksek karbonhidratlı beslenme insülin kan seviyemizi yükseltmekte bu da karaciğerde daha kolay yağ birikime neden olmaktadır. Özellikle kronik karaciğer hastalığı (hepatit) olan kişiler oruç tutmaya başlamadan önce doktorlarına kontrol olmalı ve gerekli önerileri almalıdır.” diyor.

Safra kesesi ve Oruç

Safra kesesi taşı orta yaş ve üstünde, kilolu kişilerde, çok doğum yapmış kadınlarda sık görülüyor. Safra taşlarının sağlık üzerine etkileri konusunda Doç. Dr. Saruç şunları söylüyor: ”Uzun süre açlık sırasında safra kesesi içinde kalan safra koyulaşmakta, akışkanlığı azalmakta ve yeni taşların oluşumu artmaktadır. Safra kesesinde taşın bulunması hazımsızlığa, çok miktarda yağ içeren besinlerin yenmesi karın ağrısı, bulantı ve kusmaya neden olabilmektedir. İftarda yenilen çok miktardaki besinden sonra şiddetli karın ağrıları ve akut kolesistit denilen safra kesesi iltihapları ortaya çıkabilir. Bu gibi durumlarda zaman kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.”

Pankreas ve Oruç


Kronik pankreatit, geçirilmiş akut pankreatit gibi pankreas hastalığı bulunan kişilerin oruç tutmadan önce mutlaka doktorlarından onay almalarında fayda var. Safra kesesinde oluşan taşların safra kanalına düşmesi pankreasda iltihaba neden olarak istenmeyen durumlara yol açabiliyor. Doktor izni olmadan kronik pankreatit hastalarının oruç tutmaması, tutacaklar ise önerilere sıkı sıkıya bağlı kalmaları, insülin düzeylerinin ayarlanması ve pankreas enzim takviyesi yapılması gerekiyor.

Barsaklar ve Oruç

Ramazan süresince görülen en sık hastalıklardan bazıları hazımsızlık, ishal, kabızlık ve besin zehirlenmeleri. Daha sık ev dışında yemek yendiğinden besin zehirlenmeleri, parazit ve enfeksiyon hastalıkları da artıyor. Bu sebeple yemek yenilen yerlere ve gıda temizliğine dikkat edilmesi besin zehirlenmelerini önlenebilir. Bir diğer sorun olan kabızlık posası az ve yüksek kalorili yemek yeme nedeniyle ortaya çıkıyor. Yiyecekler dengeli olarak seçilir, yeterince çiğ sebze, meyve tüketilir, unlu gıdaların kepek içermelerine özen gösterilirse; bu davranış değişiklikleriyle düzenli barsak alışkanlıklarını sürdürmek zor değil. Gaz ve hazımsızlık da hızlı ve çok miktarda yemek yeme nedeniyle Ramazan ayı boyunca sık görülen yakınmalar arasında yer alıyor. Dengeli ve sağlıklı beslenmenin ana kurallarına uyulduğunda, gazlı ve katkı maddeli içeceklerden çok tüketmek yerine, yeterli miktarda su içilmesiyle bu sorunun da kolayca çözülmesi mümkün olabilir.

Uzmanların tavesiyeleri : sahur ve iftarda neler yenilmeli?


Ramazanda genel olarak öğün sayısı sınırlanır ancak buna karşın öğünlerdeki yiyecek çeşidi daha fazla olabilir.Ramazanda ideal beslenme öğün sıklığının normal hayata yakın şekilde uygulanması ile sağlanabilir.Oruç tutan kişiler yaklaşık 13 -14 saat açlıkla karşı karşıya kalıyorlar. Bu açlık süresi içinde kan şekeri düşer. Eğer kişiler sahura da kalkmıyor ise kan şekerinin düşüşü günün erken saatlerinde başlar ve daha düşük değerlere ulaşır.


Bu nedenle az ve sık beslenme ilkesi kan şekerini dengelemek için mutlaka uygulanmalıdır. Öğünler sahur, iftar, ara öğün şeklinde düzenlenebilir.Sahura kalkıldığında midede uzun süre kalacak ve kan şekerinde ani değişiklik yaratmayacak besinler seçilmelidir. Kıymalı sebze yemekleri veya tahıl çorbaları, kepekli ekmek, az tuzlu peynir, meyve ve bol su tüketimi unutulmamalıdır.

Sahurda çok tuzlu ve baharatlı yiyecekler yenilmemelidir. Sahurda yeterli su tüketilmelidir.
Özellikle iftariyelik adı altında yenen şarküteri ağırlıklı ürünler, hamurişi yiyecekler, tatlılar oruç tutanlarda kilo artışına neden oluyor. Kilo artışına bağlı olarak kan yağlarında ve tansiyonda artış olabiliyor. Sucuk, salam pastırma ve benzeri ürünler doymuş yağ içeriği yüksek olduğu için yenilmesi riskli olan besin grubundadırlar.
İftara su, çorba, peynir, zeytin, hurma veya kuru kayısı ile başlanabilir. Başlangıç için ılık çorba en uygun yiyecektir. Bağırsak problemi olanlar çorbalarına doğal lif ilavesi yapabilecekleri gibi kepekli ekmek de tercih edebilirler.
Yemek sonrası yenilecek tatlıların hamurlu ve kızartılmış olmamasına dikkat edilmeli, sütlü tatlılar tüketilmemelidir. Ramazanın simgesi haline gelen güllaç buna en uygun tatlıdır, haftada 1-2 kez sütlü tatlı yenilebilir. Ancak hemen yemek üzerine değil iftardan 2 saat sonra yenilmesi iyi olur.

Oruç zayıflama yöntemi değildir
Oruç tutmak sağlıklı insanlar içindir. Kilo verme yöntemi değildir. Hareket azlığı, metabolizma hızının yavaşlaması kilo vermeyi zorlaştırmaktadır. Şişmanlık sorunu olan kişilerin bu dönemi bir diyet fırsatı olarak görmesi yanlıştır. Gün boyu aç kalmak metabolizma hızını yavaşlatarak alınan besinlerin yağ haline gelmesini kolaylaştırır. Ramazanda kişiler hareketsiz kalmaya meyillidir. Bu sebeple ramazanda yeterli ve dengeli yemeye özen göstermeyenler bu ayı kilo alarak bitirir.

İFTAR VE SAHUR İÇİN ÖRNEK MENÜ

Sahur
2 dilim çavdar veya tam buğday ekmeği veya 2 avuç içi büyüklüğü pide
1 dilim az yağlı, az tuzlu peynir veya yumurta
domates-salatalık-maydanoz-biber
3 kuru kayısı veya 1 porsiyon taze meyve
1 kepçe mercimek veya sebze çorbası veya
küçük tabak sebze yemeği
2 -3 bardak su
Bazı günler sadece 1 su bardağı kadar haşlanmış makarna peynir veya yoğurtla yenilebilir. Yeşil salata veya söğüş domates-salatalık eklenerek sahur için iyi bir seçenek olabilir.
2 -3 bardak su içilmesi unutulmamalıdır.

İftar
Bol su
1 hurma veya
2 kuru kayısı
2 -3 zeytin veya
2-3 parça ceviz
1 dilim az tuzlu peynir
1 kepçe çorba
1 avuç içi kadar pide
salata (1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile)
1 porsiyon et veya tavuklu sebze yemeği veya sebze garnitürlü balık- tavuk veya kuru baklagil yemeği
2 dilim ekmek veya 4 kaşık pilav- makarna (eğer yemekten sonra tatlı yenilecekse pilav -makarna tüketilmemesi daha iyi olur.)

Ara (Saat 21.00 -22.00 arası)
1 bardak süt veya yoğurt
2 porsiyon meyve
Bol su
Haftada 2 kez ara öğün yerine sütlü
tatlı yenilebilir.

RAMAZANDA KİLO ALMAMAK İÇİN NELERE DİKKAT EDİLMELİ?


Mutlaka sahura kalkın.

Sahur yemeklerini azar azar ve iyice çiğneyerek yiyin. Çiğ sebze, domates, salatalık gibi posası ve su içeriği yüksek yiyeceklere mutlaka sahurda yer verin.
İftarda orucunuzu hafif bir yemekle açın. Sebze yemekleri tüketin, ağır tatlılardan kaçının.
Bol su için.
İftardan sonra iki küçük öğün oluşturun, bu öğünlerde meyve veya yoğurt yemeye çalışın, tatlı seçiminiz haftada ikiden fazla olmasın ve yağ içermeyen tatlıları tercih edin.
İftardan iki saat sonra hafif tempoyla yürüyüş yapmaya çalışın.

14 Haziran 2014 Cumartesi

Maliki'nin sinsi oyunu deşifre oldu


Maliki'nin sinsi oyunu deşifre oldu.Baskıdan bunalan Sünniler, Bağdat yönetimine isyan etti. Nuri el Maliki de işgal görüntüsü vermek için IŞİD'i sahneye sürdüMusul'daki Türk başkonsolosluğunun IrakŞam İslam Devleti (IŞİD) örgütü militanları tarafından basılmasının, Irak Başbakanı Nuri el Maliki'nin sinsi tezgâhının bir parçası olduğu ortaya çıktı. Bölgeden aldığımız bilgilere göre Maliki, hem kendisine yönelikSünni isyanını boşa çıkarmak hem de bunuTürkiye eliyle yapmak için bir plan kurdu. Olaylar şöyle gelişti:

Irak'ta üçüncü dönem başbakanlık koltuğunda oturmak isteyen Maliki, halkı canından bezdirdi.
Özellikle Sünnilere yönelik yıldırma ve asimilasyon politikaları uyguladı. Sünni olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi'yi idama mahkûm ettirdi.

Sünnilerin ağırlıkta olduğu Musul'da, 2009 yılında 14 grup bir araya geldi. Son seçimde Sünniler, Kürtler ve bazı Şii gruplar, Irak'ta kendi krallığını ilan eden Maliki'yi istemediklerini duyurdu. Ancak Maliki buna rağmen hileyle koltuğa oturdu. Musul'daki gruplar bir yıldır operasyon hazırlığı yapıyordu. İsyan patlama noktasına gelince IŞİD devreye sokuldu. Militanlar, herhangi bir mukavemete uğramadan Musul'u işgal etti. Zira, 'sizinleyiz' denilerek halk oyuna getirildi. Maliki'ye duyulan öfke sebebiyle ağırlıklı olarak Sünnilerden oluşan ordu müdahalede bulunmadı. IŞİD militanları Türk başkonsolosluğunu işgal etti. Ardından Maliki, NATO'yu göreve çağırdı, hava üslerini ABD uçaklarına açıp 'bombalayın' ricasında bulundu, Meclis'i olağanüstü hal ilan etmek için toplantıya davet etti. Ancak Meclis, Maliki'ye yetki vermedi. Irak'ın ikinci büyük şehri olan 3 milyon 500 nüfuslu şehirde 12 bin civarında silahlı kişi var. Bunların sadece 2 bini IŞİD militanı. Maliki olağan üstü hal ilan ederek buraya müdahalede bulunacak, IŞİD ile mücadele görüntüsü vererek, sayıları 10 bini bulan Sünni grupları durduracaktı.

Türk başkonsolosluğunun hedef seçilmesi ise tesadüf değildi. Bu hamle ile Türkiye savaşın içine çekilmek, Maliki'ye karşı birleşen Sünniler, Mehmetçik ile karşı karşıya getirilmek istendi. Eğer asker çarpışmasa “Türkiye, IŞİD'e yardım ediyor” denilecekti. Ancak Ankara'nın soğukkanlı duruşu bu sinsi planları bozdu. IŞİD örgütünün çoğunluğunu yabancılar oluşturuyor. Irak'a gönderilenler ise bölgeyi çok fazla tanımıyor.

Şehre giren militanların Merkez Bankası'nı hemen bulmaları Maliki'nin desteğini gözler önüne serdi. Maliki, hem Şii basınını hem de uluslararası medyayı kullandı. IŞİD'in, devrik lider Saddam Hüseyin'in memleketi Tikrit'e girdiği yazıldı. Oysa şehri Saddam'ın eski askerleri ele geçirmişti. Suriye'de esirlerin başını kesip yayınlayan, sadece bu yıl içinde 9 gazeteciyi öldüren IŞİD militanları, Irak'ta ise poz verdi. Şiileri kafir ilan eden örgüt, Irak'ta kimseye el sürmedi.

Bağdat'a doğru ilerleyen IŞİD'in büyük katliamlara imza atmasından ve provokasyon amacıyla Necef ve Kerbela'da kutsal mekanlara saldırmasından korkuluyor.

IŞİD'in üç misyonu buluyor

Bir: Mezhep savaşı çıkarıp Şiileri İran'a yaklaştırmak. İki: Türkiye-Suriye sınırını ele geçirip iki ülke bağını koparmak. Üç: İslam'ı umut olmaktan çıkarmak.

13 Haziran 2014 Cuma

Olur Mu Olur...Hürriyet'in Koca Bir Sayfası Yapı Kredi Playli’nin Olur.

Yapı Kredi’nin genç kartı Play, bir kez daha “Olur mu olur” diyor ve herkese Hürriyet’te tam bir sayfa yazıyazma şansı sunuyor.
Yapı Kredi’nin gençyüzü Play, “Olur mu olur” diyerek bu sefer de 7 Play kullanıcısına Hürriyet’te gazetecilik yapma fırsatı sunuyor. Gençlerin sınır tanımayan hayallerine ilham olan Yapı Kredi Play sayesinde, Hürriyet Dünyası’nın popüler kalemlerinden İzzet Çapa, Sibel Arna, Onur Baştürk, Ahmet Can, Ömür Gedik, Cengiz Semercioğlu ve Bilgin Gökberk’in koçluğunda 7 Play’li gazeteciliği deneyimliyor. Playliler gazetecilerle birlikte bir gün geçirme ve yaşadıklarını kendi hazırladıkları haber ile  Hürriyet’te tam bir sayfa yayınlatma şansına sahip olacak.
Türkiye’nin en ünlü kalemlerinden biri ile tanışarak yazarla röportaja gitmek veya film üzerine sohbet etmek ya da 3 büyük takımdan birinin antremanına giderek futbolcularla tanışmak ve de üstüne bu deneyimleri Hürriyet’e yazabilmek için tek koşul her bir yazar için belirlenen hashtag’e en yaratıcı tweet’i atmak olacak. Atılan tweetler arasından birinciyi ise bizzat yazarın kendisi seçecek. Ayrıca, en yaratıcı tweet’in sahibi Hürriyet binasında yarım gün geçirerek ünlü yazarların çalıştığı atmosferi görme şansı yakalayarak sınır tanımayan hayallerine de kavuşmuş olacak.
Her hafta bir yazar ile devam edecek yarışma 6-12 Haziran arasında İzzet Çapa ile başladı. 13 Haziran’da Onur Baştürk ile devam ediyor.
Twitter üzerinden #banagöremagazin hashtagiyle ve de Facebook Play sayfasındaki uygulama üzerinden katılım yapılabilen yarışmanın detaylarına YapiKrediPlay facebook sayfasından ve olurmuolur.com.tr adresinden ulaşılabiliyor.
Bir boomads advertorial içeriğidir.

2 Haziran 2014 Pazartesi

Atalay: Gül ve Erdoğan yeniden değişim yapmalı


Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül'ün yeniden değişim yapması gerektiğini vurguladı.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Kanal 7’de Mehmet Acet'in sunduğu Başkent Kulisi'nde Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin dikkati çeken açıklamalar yaptı.
Cumhurbaşkanlığı adayının Başbakan Erdoğan mı olduğuna ilişkin soruya Atalay, “Tüm mekanizmalarımızın daha çok genel başkanımızın cumhurbaşkanı adayı olması gibi bir iradesi çıktı ortaya. Bunu resmen açıklamadık. Resmi karara dönüşmüş değil. Daha da ötesi Başbakanımızın kendisiyle ilgili bu kararda henüz bir irade beyanı söz konusu olmadı” dedi.

‘Aralarında değişim yapmalılar’

Tüm planların Ak Parti’nin güçlü şekilde yoluna devam etmesi için yapıldığını belirten Atalay şöyle devam etti:

“2015 seçiminde de zorluk çekmeyeceğimiz formül gerekiyor. Tekrar Cumhurbaşkanımızla Başbakanımızın yine bir değişimi sağlaması, bu defa Cumhurbaşkanlığına Başbakanımızın gitmesi ama kongrede Abdullah Bey’in Cumhurbaşkanımızın ikna edilerek, tekrar partinin başına gelmesi, 2015 seçimini yürütmesi ve ondan sonra güçlü bir şekilde çıkarak Anayasa değişikliğinin ve diğer değişikliklerin yapılmasıdır.”

‘Adayımız Tayyip Bey’dir’

Atalay “Abdullah Bey’in ikna edilerek tekrar partimizin başında bulunması, bu seçimi bizim için çok daha rahat şekle getirecek. Hatta önceden bunun, stratejinin açıklanmasının çok daha faydalı olacağı kanısındayım. ‘Adayımız Başbakanımız Tayyip Bey’dir. Partimizin geleceğinde, kendisi ikna edilerek kongremize genel başkan olarak Abdullah Bey’in seçilmesi sağlanmıştır. Geçiş dönemi Başbakanlığı şu tarafından yürütülecektir’ gibi açıklama hem topluma güven verecek, hem de pati tabanında büyük bir rahatlık sağlayacaktır” diye konuştu.

Havacılıkta dünyayı solladık, rakip tanımıyoruz



Bakan Elvan, Türkiye'nin havacılık sektöründe son 11 yılda kaydettiği yolla dünyanın parlayan yıldızı haline geldiğini söyledi.



Türkiye'nin yılda ortalama yüzde 16'lık büyüme ile ABD ve Almanya başta olmak üzere birçok
gelişmiş ülkeyi geride bıraktığını vurgulayan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, "Dünyayı solladık, havada rakip tanımıyoruz" dedi.

Bakan Elvan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de havacılık faaliyetlerinin, ulusal ve uluslararası mevzuatlara uygun olarak sürdürüldüğünü belirterek, "Türk sivil havacılık sektörügiderek büyüyor. Özellikle 2003 yılında iç hatların özel havayollarının da rekabetine açılması; taşınan yolcu sayısında, uçak filosunda, destinasyon noktasında ve havayolu firmalarının sayısında patlama yaşattı" diye konuştu.

Bakanlık, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektörün uyumlu hareket etmesiyle Türkiye'de hava taşımacılığının büyük ivme kaydettiğini ifade eden Bakan Elvan, özellikle son yıllarda bu alanda ulaşılan rekor rakamlara dikkati çekti.

Dünya'da sivil havacılıktaki yıllık ortalama büyümenin yüzde 9.6 olduğunu belirten Bakan Elvan, son 11 yılda Türkiye'de sivil havacılığın ortalama büyümesinin yüzde 16'ları bulduğunu kaydetti.

- Uçak sayısı 10 yılda yüzde 130 arttı -Türkiye'de 2003 yılında 162 olan uçak sayısının 2013 yılında yüzde 130 artarak 374'e çıktığını dile getiren Elvan, aynı dönemde toplam hava aracı sayısında da yüzde 74'lük bir artış görüldüğünü belirtti.

İç ve dış hat uçuş trafiğinde de önemli oranda artış yaşandığını vurgulayan Bakan Elvan, şunları söyledi:

"Geçmişte İstanbul ve Ankara olmak üzere iki merkezden 25 noktaya 8,5 milyon yolcu taşıyorduk. Büyük gelişme sağladık ve bugün 6 havayolu ve 7 merkezden 52 noktaya 58 milyon yolculuk bir potansiyele ulaştık. Ayrıca yurtdışı uçuşlarda da büyük bir ivme kaydettik. 2002 yılı yurt dışı uçuş haritasına baktığımızda dünya üzerinde 60 noktaya sefer gerçekleştiriliyordu. Şimdi Türkiye'den yurt dışındaki 234 noktaya ulaşıyoruz."

- 2014'te beklenti 167 milyon yolcu -Bakan Elvan, Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO)'nın verilerine göre, 2013 yılında dünyada 6,2 milyar yolcu taşındığını belirterek, '"Bu alanda da Türkiye dünya ortalamasının üzerine çıktı. 2013 yılında yolcu taşıma oranı yüzde 14,5 arttı. İç ve dış hatlar toplamında 150 milyon yolcuya ulaşıldı. 2014 yılsonu hedefi ise 167 milyon yolcu" dedi.

Alkol reklamı olan tabelalar kaldırılacak

Market, büfe, bakkal, lokanta gibi alkol satılan yerlerin, iç ve dış mekanlarında bulunan ve içki reklamı olan tabelalar kaldırılacak. Yasağa uymayanlara para cezası verilecek.Alkol reklamı olan tabelalar kaldırılacak

11 Haziran 2013 günü yürürlüğe giren ve gece 22.00'den sonra içki satışını yasaklayan 6487 sayılı kanunda, ''Alkollü içkilerin her ne surette olursa olsun reklamı ve tanıtımı yapılamaz. İçki satışı yapılan yerlerin tabelaları, bir yıl içinde buna uygun hâle getirilir' düzenlemesine yer verildi. Bir yıllık süre 11
Haziran 2014'de sona erecek. Bu tarihe kadar içki reklamı olan tabelalar kaldırılacak. Yasağa uymayan işletmelere 5-200 bin lira arasında ceza verilecek. Geçen yıl çıkarılan ve tartışmalara neden olan yasa ile alkolde şu düzenlemeler getirildi:

REKLAM YASAK: Alkollü içkilerin reklamı ve tüketicilere yönelik tanıtımı yapılamaz. Bu ürünlerin kullanılmasını ve satışını özendiren veya teşvik eden kampanya, promosyon, etkinlik yapılamaz. Alkollü içkileri üreten, ithal eden ve pazarlayanlar, hiçbir etkinliğe ürünlerinin marka, amblem ya da işaretlerini kullanarak destek olamaz. TV'lerdeki dizi, film ve müzik kliplerinde alkollü içkiyi
özendirici görüntülere yer verilemez.

EŞANTİYON YASAK: Alkollü içkileri üreten, ithal eden ve pazarlayanlar teşvik, hediye, eşantiyon, promosyon veya bedelsiz olarak alkollü içki dağıtamaz. Alkollü içkiler, 18 yaşını doldurmamış kişilere satılamaz veya sunulamaz. 18 yaşını doldurmayanlar, alkollü içkilerin üretim, pazarlama ve satışında istihdam edilemez.

SATIŞ YASAĞI: Alkollü içkiler, otomatik satış makineleri veya basın-yayın yoluyla tüketicilere satılamaz ve posta ile gönderilemez. 22:00 ila 06:00 saatleri arasında perakende olarak satılamaz. Sunum izni verilen yerlerde açık olarak tüketilebilir. Bu yerlerde tesis sınırları dışında tüketilmek üzere alkollü içki satışı yapılamaz. Alkollü içkiler, işletme dışından görülecek şekilde perakende olarak satışa arz edilemez.

KARAYOLLARINDA YASAK: Meskun mahaller ve konaklama yerleri hariç olmak üzere, otoyol ve devlet karayollarındaki yapı ve tesislerde alkollü içki satışına ve tüketimine izin verilmez.
Öğrenci yurtları, sağlık hizmeti verilen yerler, spor müsabakası yapılan stadyum ve kapalı spor salonları, eğitim ve öğretim kurumları, kahvehane, kıraathane, pastane, bezik ve briç salonları ile akaryakıt istasyonlarının mağaza ve lokantalarında alkollü içki satışı yapılamaz.

1 Nisan 2014 Salı

1 April is not a Fools' Day, the killing of Muslims. (1 NİSAN ŞAKA GÜNÜ DEĞİL, MÜSLÜMANLARIN KATLEDİLDİĞİ GÜNDÜR)


Assalamu alaykum Brothers and Sisters please beaware of the Evil Day which will soon be comming its haram to celebrate it please avoid it and do inform others too .

The history of April fools day

It was around a thousand years ago (711 A.D) that Spain was ruled by Muslims. And the Muslim power in Spain was so strong that it couldn't be destroyed. The Christians of the west wished to wipe out Islam from all parts of the world and they did succeed to quite an extent. But when they tried to eliminate Islam in Spain and conquer it, they failed. They tried several times but never succeeded.
The unbelievers then sent their spies in Spain to study the Muslims there and find out what was the power they possessed and they found that their power was TAQWA. The Muslims of Spain were not just Muslims but they were practicing Muslims. They not only read the Quran but also acted upon it.
When the Christians found the power of the Muslims they started thinking of strategies to break this power. So they started sending alcohol and cigarettes to Spain free of cost. This technique of the west worked out and it started weakening the faith of the Muslims in particular the young generation of Spain. The result was that by 1492 A.D the Catholics of the west wiped out Islam and conquered the entire Spain bringing an end to the EIGHT HUNDRED LONG YEARS' RULE OF THE MUSLIMS in Spain. The last fort of the Muslims to fall, was Grenada (Gharnatah), which was on the 1st of April.

After Spain was fully conqured by the christians the christian ruler wasnt just sastified with his victory he wanted something more so he Lied to the Muslim community that there is a special place for all muslim where all of them will be allowed to to pratice islam freely a very huge ship was prepared for muslims and a very large number of muslims left for that place as mentioned by the christian ruler when the ship was in the middle of the sea there were explosions made by gaurds and they escaped through saftey boats,muslim were left on the big ship drowning many muslims got maytred in that false trick.

From that year onwards, every year they celebrate April fools day on the 1st of April, celebrating the day, they made a fool of the Muslims. They did not make a fool of the Muslim army at Gharnatah only, but of the whole Muslim Ummah. We, the Muslims, were fooled by the unbelievers. Just avoid this evil pratice and please donot celebrate this day nor assist other to do it.


1 NİSAN ŞAKA GÜNÜ DEĞİL, MÜSLÜMANLARIN KATLEDİLDİĞİ GÜNDÜR

Yıllardır 1 Nisan günü tüm kültürler tarafından uygulanan ve "Nisan 1 Şakası" olarak bilinen olayın hikayesinin şöyle olduğu iddia edilmektedir:

"15. yüzyılın sonlarında, Haçlı ordusu Endülüs Müslümanlarının son kalesini kuşatır. Uzun süren bir kuşatma olmasına rağmen, kış aylarının da etkisiyle, kale korunabilmektedir. Durumun zorluğunu anlayan Haçlı ordusunun komutanı değişik taktikler düşünmektedir.

En sonunda 31 Mart gecesi Kalenin önüne giderek bir elinde Kur'an bir elinde İncil 'Şu iki kitap üzerine yemin ederim ki, teslim olursanız bu akşam size bir şey yapmayacağım' der. Gerekli görüşmelerden sonra canlarının kurtarılması karşılığında Müslümanlar kaleyi teslim ederler.

Ertesi sabah, yani 1 Nisan sabahı, Haçlı ordusu komutanı bütün Müslümanların öldürülmesi için emir verir. Bunun üzerine Müslümanlar 'Yemin etmiştiniz, bize söz vermiştiniz' dediklerinde Haçlı ordusu komutanı 'Benim sözüm size dün akşam içindi, bugün için size bir sözüm yoktur' diye cevap verir ve bütün Müslümanlar orada şehit edilir.

İşte o gün bugündür 1 Nisan Hristiyanlar arasında 'Hile Günü' olarak kutlanmaktadır.

Maalesef halkımız arasında da yaygınlaşmış, yüzlerce, binlerce Müslümanın katliam günü olan 1 Nisan'lar, bir şaka günü olarak kutlanmaktadır.


Müsəlmanların qətliamı günü - "1 aprel zarafatı"
"Bu iki kitaba and içirəm ki, təslim olsanız bu axşam sizə bir şey etməyəcəyəm”

XV əsrin sonlarında xristian ordusu İspaniyadakı Əndəlus müsəlmanlarının son qalasını muhasirəyə alırlar.
Uzun sürən mühasirədən sonra qış fəslinin də təsiriylə, qala işğal oluna bilmir.
Vəziyyətin çətinliyini anlayan xristian ordusunun komandiri dəyişik taktikalar düşünməyə başlayır.
Nəticədə 31 Mart gecəsi qalanın önünə gedərək bir əlində Quran, bir əlində İncil tutaraq "Bu iki kitaba and içirəm ki, təslim olsanız bu axşam sizə bir şey etməyəcəyəm”deyir.
Əsas görüşmələrdən sonra canlarının amanda qalacaqları şərtiylə müsəlmanlar qalanı təslim edirlər.
Ertəsi səhər, yəni Aprel ayının 1-i xristian ordusu komandiri bütün müsəlmanların öldürülməsi üçün əmr verir.
Müsəlmanlar "and içmişdiniz, bizə söz vermişdiniz" iradlarını bildirdikdə xristian ordusu komandiri sözünün dünən gecə üçün keçərli olduğunu və "Bugün üçün sizə verdiyim andım yoxdur" deyir.
O gün bu gündür aprelin 1-i xristianlar arasında "Hiylə Günü", "Aldatmaq günü" olaraq qeyd olunmaqdadır.


Təəssüf ki, xalqımız arasında da yayılmış, minlərlə müsəlmanın qırğın günü olan 1 aprel , bir zarafat günü olaraq qeyd olunmaqdadır.


































30 Mart 2014 Pazar

Tíramisu

Tíramisu

1adet hazır pandispanya 1 adet nescafe 3ü bir arada 3su bardagi süt 7 yemek kasigi un 7 yemek kasigi seker 1 yumurta 1 paket vanilya ve kakao yapılışı.. un süt seker vanilya yumurta ocakta pisirilir ..sogumaya bırakılır. Pandispanyanin iki katida 3 bir arada nescafe ile ıslatılır. Pandispanya kahveyi cekip yumusadiktan sonra soguyan muhallebiyi önce ara katina sürüyorz ikinci kati uzerine kapatp kalan muhallebiyide uzerine yediriyor ve etrafini kapliyoruz. Son olarakta uzerine kakao ile suzgec kullanarak suslenir ama kakao biraz acı oldgu icin ben marketlerde kolayca bulabileceğiniz toz sicak cikolata aldım onunla süsledim ..afiyet olsun

yayla çorbamın tarifi

yayla çorbamın tarifi

1.5 litre suyu tencerede kaynatıp içine bir avuç pirinç ekleyip 10 dkk kaynattıktan sonra ayrı bir kapta 2 su bardağı yoğurt ve 1 yemek kaşığından biraz eksik unu iyice çırpıyoruz topak olmayacakşekilde karıştırdıktan sonra yoğurdu kaynayan suya döküyoruz karıştırıp 3 dkk bekledikden sonra 1 tatlı kaşığı tuz katıyoruz ayrı bir tavada tereyağ ve naneyi kızartıp çorbamıza ekleyip altını kapatıyoruz afiyet olsun.

İşte AK Parti'nin kazandığı iller


2014 yerel seçimlerinde açıklanan sonuçlara göre AK Parti'nin kazandığı iller.

Kesinleşmeyen
sonuçlara göre AK Parti'nin kazandığı iller belli oldu.

ADIYAMAN: Fehmi Hüsrev Kutlu (AK Parti)

AFYONKARAHİSAR: Burhanettin Çoban (AK Parti)

AKSARAY: Haluk Şahin Yazgı (AK Parti)

AMASYA : Cafer Özdemir (AK Parti)

ARDAHAN: Farut Köksoy (AK Parti)

ARTVİN: Mehmet Kocatepe (AK Parti)

BALIKESİR: Ahmet Edip Uğur (AK Parti)

BAYBURT: Mete Memiş (AK Parti)

BİLECİK: Selim Yağcı (AK Parti)

BİNGÖL: Yücel Barakazi (AK Parti)

BOLU: Alaaddin Yılmaz (AK Parti)

BURSA: Recep Altepe (AK Parti)

ÇANKIRI: İrfan Dinç (AK Parti)

ÇORUM: Muzaffer Külcü (AK Parti)

DENİZLİ: Osman ZOLAN (AK Parti)

DÜZCE: Mehmet Keleş (AK Parti

ELAZIĞ: Mücahit Yanılmaz (AK Parti)

ERZİNCAN: Cemalettin Başsoy (AK Parti)

ERZURUM: Mehmet Sekmen (AK Parti)

GAZİANTEP: Fatma Şahin (AK Parti)

GÜMÜŞHANE: Ercan Çimen (AK Parti)

K.MARAŞ: Fatih Mehmet Erkoç (AK Parti)

KARAMAN: Ertuğrul Çalışkan (AK Parti)

KASTAMONU: Tahsin Babaş (AK Parti)

KAYSERİ: Mehmet Özhaseki (AK Parti)

KIRIKKALE: Mehmet Saygılı (AK Parti)

KIRŞEHİR: Yaşar Bahçeci (AK Parti)

KİLİS: Hasan Kara (AK Parti)

KOCAELİ: İbrahim Karaosmanoğlu (AK Parti)

KONYA: Tahir Akyürek (AK Parti)

KÜTAHYA: Kamil Saraçoğlu (AK Parti)

MALATYA: Ahmet Çakır (AK Parti)

MUŞ: Feyat Asya (AK Parti)

NEVŞEHİR: Hasan Ünver (AK Parti)

NİĞDE: Faruk Akdoğan (AK Parti)

ORDU: Enver Yılmaz (AK Parti)

RİZE: Reşat Kasap (AK Parti)

SAKARYA: Zeki Toçoğlu (AK Parti)

SAMSUN: Yusuf Ziya Yılmaz (AK Parti)

SİVAS: Sami Aydın (AK Parti)

ŞANLIURFA: Celalettin Güvenç (AK Parti)

TOKAT: Eyüp Eroğlu (AK Parti)

TRABZON: Fevzi Gümrükçüoğlu (AK Parti)

UŞAK: Nurullah Cahan (AK Parti)

YALOVA: Yakup Koçal (AK Parti)

YOZGAT: Kazım Arslan (AK Parti)

Ak Parti'nin zaferini dış basın böyle gördü


Yerel seçimler Türkiye'nin olduğu kadar dünyanın da gündemindeydi. Açıklanan sonuçları yabancı haber ajansları ve önde gelen yayın kuruluşları da yakından takip etti.

Dünya medyası, Başbakan Tayyip Erdoğan ve hükümetinin yoğun iddialara rağmen yerel seçimlerden zaferle çıktığına dikkat çekti. İşte dış basında Türkiye'nin seçimi...

THE Wall Street Journal

Türkiye'deki oylama Erdoğan'ı daha da güçlendirmiş görünüyor. Başbakan'ın partisi havalarda uçuşan suçlamaların arasında, yerel seçimlerden galip olarak çıktı. Türkiye Başbakanı Erdoğan, hükümeti için bir çeşit referandum olarak
değerlendirilen kritik yerel seçimlerden zaferle çıktı.

ABC NEWS

İlk sonuçlara göre Erdoğan'ın partisi 2009 yerel seçim sonuçlarından çok daha yüksek oy aldı. Bu seçimler, Erdoğan'ın kampanya sürecinde bir kader seçimine dönüştürülmüştü ve Erdoğan'ın 12 yılının bir referandumu olarak görülmekteydi. Bu arada sandık önlerindeki uzun kuyruklardan seçime katılma oranının oldukça yüksek olduğu görüldü.

BLOOMBERG

Erdoğan yerel seçimlerde zaferini ilan etti. İktidardaki parti, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın arkasındaki desteğin test edilmesi olarak görülen yerel seçimlerden zaferle çıktı.

THE TELEGRAPH

Erdoğan seçimlerde muhalefeti yenilgiye uğrattı. Türkiye Başbakanı'nın başında olduğu AKP, yerel seçimlerde önemli bir fark elde ederek çıktı. Erdoğan'ın liderliği için referandum olarak görülen yerel seçimler Ak Parti'ye yeni bir zafer getirdi.

THE GUARDIAN

Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerden kesin bir zaferle çıkmış görünüyor. AKP seçimlerden önce önüne hedef olarak 2009'da aldığı yüzde 38.8 oy oranını aşmayı koymuştu. Erdoğan güçlü sonuçlardan sonra Ağustos'taki cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koyabilir.

FINANCIAL TIMES

Başbakan Erdoğan yerel seçimlerde zafer ilan ederek bunun kendisini yolsuzlukla suçlayanları ve güvenlik sızıntılarına yol açanlara karşı elde edilmiş bir zafer olduğunu iddia etti. Erdoğan, "Verilecek her türlü göreve kendimizi adamaya hazırız" diyerek, Ağustos ayında yapılacak ilk doğrudan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olabileceğinin sinyalini verdi.

FRANCE 24

Türkiye Başbakanı, Pazar günü güven testi olarak girdiği yerel seçimlerden galibiyetle çıktı. Seçim sonuçları Ağustos ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine girmeye niyetli olan Erdoğan'ın siyasi geleceğini de etkileyecek. Erdoğan parti tüzüğünü değiştirerek başbakanlıkta dördüncü bir dönemi de hedefleyebilir.

El Cezire

İktidardaki AKP yerel seçimlerden farklı bir galibiyetle çıktı. 12 yıllık AKP hükümetinin elde ettiği bu galibiyet Türkiye Başbakanı için bir güven oylaması olarak görülüyor.

KUNA (KUVEYT haber AJANSI):

Seçimler öncesinde AK Parti'nin bazı yeni belediyelerle kritik belediyelerde ve Kürtlerin çoğunlukta olduğu bazı belediyelerde oy kaybedebileceği yolundaki tartışmalara karşılık erken sonuçlar AK Parti'nin zaferle çıktığını gösterdi. Kürtler yeni bir siyasi ve ekonomik dönüşüm umudunda.

RUSYA'NIN SESİ

İlk sonuçlar Türkiye'deki yerel seçimlerden Başbakan Erdoğan'ın AKP'sinin güçlü bir farklı galip çıktığını gösterdi. Buna karşılık AKP için önemli olan Ankara'da oldukça çekişmeli bir yarış yaşandı.

HAARETZ

Erdoğan yerel seçimlerde zaferini ilan etti. Türkiye Başbakanı zafer edasıyla, kendisini yolsuzlukla suçlayanları "hainlikle" suçlayarak "bunun bedelini ödeyeceklerini" söyledi.

XINHUA

Türkiye Başbakanı Erdoğan ve iktidardaki AKP girdiği yerel seçimlerde iktidar testinden geçti.

Pekmezli Kek

Pekmezli Kek
3 yumurta
1,5 su bardağı şeker
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağından biraz az sıvıyağ
1 çay bardağı pekmez
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
3 su bardağı un

Yumurtalar şeker ile birlikte şeker eriyene kadar çirpilir. Daha sonra sıvıyağ yoğurt pekmez eklenir. kabartma tozu ve vanilya unun üzerinden eklenerek mümkün olduğunca az cirpilarak kaliplara alinir.

Damla çikolatalı kek

2 yumurta
1 su bardağı şeker
2 su bardağı süt
1 su bardağı sıvı yağ
kabarma tozu
vanilya
damla çikolata
yarım paket kakao
un

yumurta ve şeker iyice çırpılır. daha sonra süt, sıvıyağ,vanilya ve un ile birlikte k.tozu ilave edilir. tüm malzemeler karıştırıldıktan sonra 1,5 su bardağı damla çikolata eklenip karıştırılır. kalıba yarısı döküldükten sonra kalan yarısına kakao ilave edilip oda kalıba dökülür. 180 derece lik fırında pişirilir.
Afiyet olsun.

25 Mart 2014 Salı

Size Özel Bir Sigortacınız Olsun İster Miydiniz?

Generali Sigorta’nın reklamlarını bir süredir izliyordum. Önce eğlenceli olması dikkatimi çekti, sonra bir arkadaşım aracı için bildiğim iyi bir sigorta var mı diye sorunca aklıma geldi Generali Ali diye:) Reklamları aklımda kalmış demek ki… Üşenmedim gittim sizin için aradım.

Zorunlu Trafik Sigortası veya kasko için Generali’nin 7/24 Özel Sigorta Danışmanlığı hattı 0850 555 55 55’i veya generali.com.tr den 1 dakikada teklif alabiliyorsunuz. Generali Sigorta müşterisi olmasanız dahi bir kez teklif alırsanız size kişisel sigorta danışmanı atıyorlar. Bilgi alan kişi her aradığında, karşısında aynı danışmanı buluyor. Böylece müşteriler sorunlarını her defasında baştan anlatmak zorunda kalmıyor ve telefonda uzun uzun beklemeden işlerini kolayca halledebiliyor. Bildiğiniz size özel bir sigortacınız oluyor:)
Bu arada Generali 1831 yılında İtalya’da kurulmuş ve 150 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteriyormuş. Tüm dünyada 65 milyonu aşkın müşterisi varmış. Bir sigorta şirketi için oldukça güvenilirler yani.

Bugünlerde Zorunlu Trafik Sigortasında %70’e varan indirimleri varmış. Eğer yakın zamanda zorunlu trafik veya kasko sigortası yaptıracaksanız Generali’den teklif almadan yaptırmayın derim. Teklifler kişiye ve arabaya özel yapıldığı için indirimler de kişiden kişiye farklılık gösteriyor. Bu yüzden teklif alırken yaşınız, arabanızın yakıt türü gibi etmenler de önemli oluyor.
Hemen teklif alıp indirim kazanmak isterseniz, 31 Mart’a kadar generali.com.tr yi ziyaret edin.
1 Dakikada Teklif Almak için Tıklayın.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

17 Mart 2014 Pazartesi

Bir Banka Bunları Yapar mı?


Mesela 1 haftalığına size 5.000 TL verip, faizsiz olarak geri ödemenizi sağlar mı? 

HSBC’nin attığı büyük adımla, evet!  HSBC’de  “Parasız kaldım, ödememin günü geçti, n’apıcam ben şimdi!” gibi dertleriniz yok çünkü Bedava Kredili Mevduat Hesabı ile her ayın ilk haftası 5.000 TL’ye kadar tanımlanan Kredili Mevduat Hesabı'nızdan ihtiyacınız olan miktarı çeker, ödemenizi yapar, tam 7 gün tepe tepe kullanır, hiçbir faiz olmadan da geri ödeyebilirsiniz. Büyük adım, işte böyle bir şey. “Arkadaşımdan isteyeyim, birinden borç alayım…” stresine girmenizi istemiyoruz. Bedava Kredili Mevduat Hesabı, Büyük Adım’ın avantajlarından sadece biri!

“MASRAF ÇIKARMA ŞİMDİ” diyenlere gelsin!

Büyük Adım ile HSBC masrafları da sıfırladı! Artık EFT ve havale işlemleri her yerden ücretsiz! Tekrar ediyoruz, sadece internetten değil, her yerden! İsterseniz şubeden veya telefondan yapın, isterseniz de internetten! Ayrıca, Büyük Adım’la hesap işletim ücreti de tarihe karışıyor. Özetle, HSBC’den Büyük Adım ile artık masraf yok!

1 aylığına değil, devamlı yüksek faiz! 

İlk ay yüksek faiz aldıktan sonra, normal faizle mi yetiniyorsunuz? Büyük Adım’da sadece ilk ay değil, sürekli hoş geldin faizi var!

Üstelik HSBC ne olur ne olmaz, dünya hali bu ihmale gelmez diyerek Büyük Adım’a dahil olan herkesin otomatik ödemelerinin 1,000 TL'ye kadar olan kısmını 3 ay boyunca güvence altına alan Ferdi Kaza Sigortası’nı ücretsiz yapıyor.

Büyük Adım’a nasıl dahil olacaksınız? Çok kolay, küçük bir adım atarak: HSBC’den 1’i fatura ödeme talimatı olmak üzere ayda en az 3 ödeme talimatı veriyorsunuz, bunların toplamı da en az 500 TL oluyor. Haydi şimdi bir düşünün: Kira, aidat, okul ödemeleri, başka bir bankaya kredi ödemeleri derken, 500 TL’yi buluyorsanız, hiç durmayın hemen siz de HSBC’nin Büyük Adımı’na dahil olmak için burayı tıklayın!

Bankanızdan ayda 500 TL ve üzerinde ödeme yapıyorsanız, bu haberi okuyun!
Bir boomads advertorial içeriğidir.

7 Mart 2014 Cuma

Dünya Kadınlar Günü 2014 Google Dünya Kadınlar Gününü Doodle Yaptı


Google, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için doodle hazırladı. 8 mart dünya kadınlar günü mesajları mynet'te: Dünya kadınlar günü kutlu olsun, dünya kadınlar günü neden doodle oldu


Google, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için doodle hazırladı. 8 mart dünya kadınlar günü mesajları mynet'te Dünya kadınlar günü kutlu olsun, dünya kadınlar günü neden doodle oldu. Dünya Kadınlar Günü tüm detayları ile Mynet.com'da

Google, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için doodle hazırladı. 8 mart dünya kadınlar günü mesajları mynet'te. Dünya kadınlar günü kutlu olsun


Google, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için hazırladığı 'doodle'ı bir gün önceden yayına verdi.Google, Kadınlar Günü için özel videolu bir doodle hazırladı.

Google 08 Mart Dünya Kadınlar Günü için hazırladığı Doodle'ı bir gün önceden yayına aldı. 08 Mart Dünya Kadınlar Günü için için hazırlanan Doodle'da Dünyanın çeşitli ülkelerinden kadınların kutlama mesajları yayınlandı. Peki Dünya Kadınlar Günü nasıl ortaya çıktı. Dünya Kadınlar Günü Türkiye'de ne zaman kutlanmaya başlandı. Dünya Kadınlar Günü hakkındaki tüm detaylı bilgiyi sizler için derledik.

DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

Dünya Kadınlar Günü nedir?

Dünya Kadınlar Günü, her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından da tanınmış olan, Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak da anılan uluslararası bir gündür.

Dünya Kadınlar Günü 2014 (Peki Dünya Kadınlar Günü nasıl kutlanmaya başlandı)

Peki Dünya Kadınlar Günü fikri nasıl ortaya çıktı?

8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000'i aşkın kişi katıldı.
26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.
İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda (3. Enternasyonal Komünist Partiler Toplantısı) gerçekleşti. Adı da "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak belirlendi. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler'in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York'ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır.

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ MESAJLARI KADINLAR GÜNÜ İÇİN GÜZEL SÖZLER

Dünya Kadınlar Gününe özel mesajlar. Kadınlar Günü nasıl başladı? Kadınlar Günü niye kutlanmaya başladı? Kadınlar Gününe sebep olan olay neydi? Dünya Kadınlar Gününe özel SMS mesajları, Güzel Mesajlar...

Dünya Kadınlar Günü mesajları. Kadınlar Günü nasıl başladı? Kadınlar Günü niye kutlanmaya başladı? Kadınlar Gününe sebep olan olay neydi? İşte Kadınlar Günü ile merak ettiğiniz herşey... Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya EmekçiKadınlar Günü her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır.

8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000'i aşkın kişi katıldı.

26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda (3. Enternasyonal Komünist Partiler Toplantısı) gerçekleşti. Adı da "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak belirlendi. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan DünyaKadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler'in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York'ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır.

6 Mart 2014 Perşembe

KOMİK RENKLİ DÜNYALAR

Benim Küçük ressam bir arkadaşım var, dün bana bir resim çizelim dedi bende nasıl bir resim çizelim dedim, çünkü bi sürü resim çizdik biz onunla. Oda bana farklı bi resim olsun renkleri karısık yanı diyelim bu renk sarı olmalı yada yeşil biz farkli bi renk oluşturalım dedi ismini ne koyalım dediğimde ise komik renkli dünyalar olsun dedi, her baktığımızda bu resime hep gülelim diye böyle çizim yapalım, tamam dedik çizdik buda bizim çizdiklerimiz : )





Dondurulmuş limonun şaşırtıcı faydası





Dondurulmuş limonun şaşırtıcı faydasıBunların tamamı donmuş limondadır.
Restoranlardaki çoğu bilinçli tüketiciler limonun tamamını kullanır veya tüketirler, hiç bir kısmını ziyan etmezler.
Ziyan etmeden limonun tamamını nasıl kullanırsınız?
Basit… Limonu (yıkayıp) buz dolabınızın buzluk bölümüne koyuyorsunuz. Donduktan sonra mutfak rendesini alıp limonun tamamını rendeleyebilirsiniz. Soymanız falan gerekmiyor. Rendelenmişini yemeklerinizin üzerine serpebilir, sebze salatasına, dondurmaya, çorbaya, makarnaya, makarna sosuna, suşiye, balık porsiyonlarına katabilirsiniz.
Yemeklerin tamamı, daha önce hiç tatmadığınız mükemmel bir lezzet kazanacaktır.
Büyük olasılıkla, limon denince sadece limon suyu ve vitamin C aklınıza gelir. Sadece bu kadar olduğunu düşünürsünüz. Artık limonun gizemlerini öğrenince onu kupada içeceğiniz hazır çorbalarınıza bile katabileceksiniz.
Limonun tamamını kullanmanın, bir kısmını ziyan etmeyip yemeklerinize yeni bir lezzet katması dışında asıl avantajı nedir?
Rendelenmiş limonunuz, limonun sadece suyunda bulunandan 5 veya 10 kat daha fazla vitamin içerir. Ve evet, şimdiye kadar bunu kaybediyordunuz. Ama bundan sonra, tüm limonu dondurmak gibi basit bir işlem sonrasında, onu rendeleyip yemeklerinizin üzerine serperek tüm besleyici özelliklerini kullanıyor olacak, yani daha sağlıklı besleniyor olacaksınız. Ayrıca rendelenmiş limonun dinçleştirici ve vücuttaki toksinleri giderici etkisinden yararlanacaksınız.
İşte bunun için limonunuzu buzluğa koyun, donsun ve her gün yemeklerinizin üzerine rendeleyin. Böylece, yiyecek ve içeceklerinizi daha leziz hale getirip daha sağlıklı ve uzun yaşamın anahtarını kullanıyor olun! İşte limonun gizemi budur! Geç bile olsa başlayın, HİÇ olmamasından İYİDİR! Limonun sürpriz yararlarından faydalanın!
Limon (Citrus) kanser hücrelerini öldüren mucizevi bir üründür. Kemoterapiden çok daha tesirlidir. Bunu nereden mi biliyoruz? Çünkü kendilerine yüksek kârlar sağlayacağını bildikleri için limon özütünün sentetik versiyonlarını üretmeye uğraşan laboratuvarlar var.
İhtiyaç duyacağını düşündüğünüz dostlarınıza, limonun hastalık önleyici etkisi olduğunu duyurarak yardımcı olabilirsiniz. Tadı hoştur ve kemo-terapinin korkunç etkilerini göstermez. Kemo-terapi ilaçları üretiminden fayda sağlayan multi-milyoner büyük şirketlerin çıkarlarını riske atmamak adına bu gizemin özenle saklı tutulduğu sürece ne kadar insanın öleceği bilinmez.
Bilindiği üzere, iki çeşit limon ağacı vardır. Limon ve misket limonu. (konu olan limondur, diğeri değil). Limon meyvesini farklı şekillerde tüketebilirsiniz. Pulpa’sı yenebilir. Sıkılarak suyu çıkarılabilir. Limonlu içecekler yapılabilir, dondurma vs.. Limonun birçok vasfı sayılabilir ama en ilginci URLAR, YUMRULAR, KİSTLER, TÜMÖRLER üzerindeki etkisidir.
Bu bitkinin her tür kansere iyileştirici etkisi kanıtlanmıştır. Bazıları onun her tür kanserin tedavisinde faydalı olduğunu söyler. Ayrıca geniş spektrumlu anti-bakteriyel olarak iltihaplara / enfeksiyonlara ve mantara karşı kullanılır. Dahili parazit ve bağırsak kurtlarına karşı etkindir. Çok yüksek tansiyona karşı kan basıncını düzene sokar. Anti-depresandır. Strese ve asabi bozukluklara karşı iyi gelir.
Bu bilginin kaynağı ise çok etkileyicidir: Dünyanın en büyük ilaç üreticisi firmalarından biridir. Bu firmanın beyanına göre 1970′den beri 20′nin üzerinde yapılan laboratuvar testlerinde limon ekstrelerinin uygulanmasıyla; içlerinde kolon / kalın bağırsak, meme, prostat, akciğer ve pankreas da olmak üzere 12 kanser tipinde başarılı sonuçlar alınmıştır.
Limon ağacından elde edilen bileşiklerin, bütün dünyada kemo-terapide kullanılan Adiamycin ürününden 10 000 kat daha iyi olduğu saptanmış, kanser hücrelerinin gelişmesini yavaşlattığı gözlemlenmiştir. Daha da şaşırtıcı gözlem şudur ki: Limon özü kötü huylu kanser hücrelerini tahrip ederken sağlıklı hücrelere hiç zarar vermemektedir.

2 Mart 2014 Pazar

Galatasaray'ın ilk 11'i belli oldu!



Spor Toto Süper Lig'in 23. haftasında Galatasaray, bu akşam Çaykur Rizespor'a konuk oluyor.


ÇAYKUR RİZESPOR - GALATASARAY

STAT: Yeni Rize
Şehir
HAKEM: Kamil Abitoğlu
SAAT: 19.00
YAYIN: Lig TV

ÇAYKUR RİZESPOR: Serkan, Koray, Viera, Görkem, Ali Adnan, Kıvanç, Sylvestre, Cernat, Deniz, L.Abdi, Kweuke,
TEKNİK DİREKTÖR: Uğur Tütüneker

GALATASARAY: Muslera, Veysel, Chedjou, Semih, Telles, Yekta, Melo, Selçuk, Sneijder, Umut, Burak
TEKNİK DİREKTÖR: Roberto Mancini

28 Şubat 2014 Cuma

Sami Yusuf -Küçələrə su səpmişəm Azerbaijani song

27 Şubat 2014 Perşembe

Çalıkuşu 21.Bölüm Fragmanı

26 Şubat 2014 Çarşamba

HUZUR SOKAĞI 61. Bölüm Fragman

Bırakmak İstiyorum | Fragman

ALTIN SAÇLI KIZ

ALTIN SAÇLI KIZ
Zamanın birinde, bundan çok yıllar önce. Saraylarda padişahların yaşadığı, meydanlarda okların atıldığı, pazarlarda altın sikkelerle alış veriş yapıldığı zamanın birinde... Güzel bir bahçenin tam ortasına kurulu bembeyaz bir ev varmış. Bu . evde altın sarısı saçları olan güzel mi güzel, alımlı mı alımlı; al yanaklı, gül dudaklı, boylu poslu, Bukle adında bir genç kız anneciği ile beraber otururmuş.

Güzeller güzeli Bukle her sabah, babaannesinden kalma bir kemik tarak ile saçlarını taramayı pek severmiş. Bir saat, iki saat hiç . bıkmadan tarar da tararmış yumuşacık saçlarını. Sonra da tarağın dişlerine takılan, bir de yere dökülen tellerini itinayla toplarmış. Onları pembe ipek mendilinin içine sarar bir çekmecede saklarmış.

Oturdukları beyaz evin bahçesi öyle güzel çiçeklerle bezeliymiş ki, kokuları siz deyin on mahalle, ben diyeyim yirmi mahalle öteden duyulurmuş. Renkleri o kadar canlı, o kadar başkaymış ki; bahçenin önünden her geçen durup bakar, hayran kalırmış bu güzelliğe. Bukle’nin annesi Menzile, bir çocuk gibi severmiş bu güzel çiçekleri. Okşarmış, öpermiş; her akşam güneş batınca dağların gerisine, ay ışığı altında sularmış tek tek. Laleler onu gördüklerinde daha dik durmaya, menekşeler kokularını her köşeye yaymaya, güller iri iri açmaya çalışırlar; güzellik yarışına girişirlermiş. Hem çiçeklerle yaşamak öyle kolay da değilmiş. Çabuk küser, çabuk solar, çabuk bükerlermiş boyunlarını. Pek nazlı, pek nazenin, pek hassas, pek narin, pek kırılgan imişler. Öyleymişler işte. Sevgi imiş asıl onları besleyip büyüten.

Menzile haftada . bir kere, karanlık çöker çökmez Bukle’nin altın sarısı tellerinden birisini alır, bahçedeki o güzel çiçeklerden seçtiğinin içine usulca koyarmış. Ertesi sabah da aynı çiçek bir altın verirmiş Menzile’ye. Bu, kimseye duyurmak istemedikleri bir sırmış. Anne kız böyle yaşar giderlermiş işte. Kimseye zararları yokmuş. Kimseye de muhtaç değillermiş.

. Ancak insanlar çeşit çeşitmiş. İyiler de çokmuş, kötüler de... Kimin iyi, kimin kötü olduğunu ise bilebilmek pek zormuş. Günlerden bir gün nasıl olduysa, kadının biri, bir köşede durur iken Menzile’nin çiçekten aldığı altını görüvermiş. Hayret etmiş, gözlerine inanamamış, dönüp bir daha bakmış “gördüklerim doğru mu acep!” diye. Hemen aklında türlü fikirler dolaşmaya, bu fikirler bir kurt gibi beynini kemirmeye başlamış. Sonunda bu fikirlere yenilip de aklınca bir plan hazırlamış. Üzerine eski püskü, yırtık pırtık giysiler geçirip elini yüzünü kire pasa bulayıp, varmış güzel bahçeli beyaz evin kapısına.

Menzile çıkmış bu perişan görünen kadının karşısına. “Buyrun” demiş gülümseyerek. Kadın iki büklüm durarak, kısık sesle “misafir etseniz beni birkaç gün Allah rızası için” demiş ve kapının önüne yığılıp kalmış. Menzile kadına pek acımış, haline pek üzülmüş. Hemen ana kız içeri taşımışlar kadını. Yatağa yatırıp üstünü örtmüşler. Merakla başında beklemeye başlamışlar. Bir süre sonra kadın açmış gözlerini “su içsem” demiş. Bukle bir koşu su getimiş. “Açım” demiş bunun üzerine kadın. Bu sefer de Menzile koşmuş mutfağa, sıcak çorba getirmiş. Bir güzel karnını doyurmuş kadın. Ardından da açmış elerini, uzun uzun dua etmiş bu güzel insanlara:

“Allah ne muradınız varsa versin.
Sağlık, mutluluk, huzur dolsun eviniz.
Tuttuğunuz altın, sofranız bereketli olsun.
Eviniz sıcak, yüreğiniz ferah olsun.
Yarınınız güzel, seveniniz bol olsun.
Kötülük dokunamadan geçip gitsin çatınızın üzerinden.”

Bir güzel dualar etmiş ki kadın oturduğu yerden, Bukle ve Menzile pek sevinmişler. Menzile “evin yoksa kal bizimle, yoldaş olursun bize” demiş. Kadın . hiç beklemeden hemen atılmış. “Olur olur, kalırım” diyerek bir çığlık bırakmış havaya. Kim ne düşünür nereden bilsin Menzile. Kimin niyeti nedir nasıl bilsin Menzile.O günden sonra birlikte yaşamaya başlamışlar beyaz evde. Güzel, temiz elbiseler vermiş Menzile kadına. Birlikte yiyip birlikte içmeye, birlikte gezip birlikte tozmaya, birlikte oturup birlikte kalkmaya kısa zamanda pek alışmışlar. Her sabah Bukle’nin altın sarısı saçlarını o tarar olmuş. Her teli itinayla toplamış, kimse görmeden bir kısmını ayırıp saklamış. Fırsat buldukça bahçeye çıkıp çiçeklere koymuş telleri. Ertesi sabah da bir bir toplamış altınları.


Günler geçmiş, haftalar geçmiş, aylar geçmiş. Kadın usanmış bu işten. Yorulmuş, bıkmış, “yeter artık” diyerek bir gece yarısı uyurken Bukle derin derin, mışıl mışıl; almış makası eline, altın saçını kökünden tutup kesmiş bir çırpıda. İşte o an olmuş ne olduysa, altın saçın her bir teli kocaman bir yılana dönüşüp atlamışlar kadının üstüne. Oracıkta sokup öldüreceklermiş neredeyse, Bukle “durun” . demeseymiş. Kadın korkudan küçük dilini yutmuş da, bir dahi hiç konuşamamış. Ödü “pat” diye patlamış da aklı yerinden oynamış. O günden sonra da kiminle karşılaştıysa, saçının tellerini yaşmağının ucundan gösterip birşeyler geveler, birşeyler anlatmak istermiş. Lakin kimse ne dediğini bir türlü anlayamazmış bu deli kadının. Acıdıklarından eline ekmek parası tutuşturup . yollarına devam ederlermiş.

Birgün bir sokağın köşesinde bağdaş kurmuş otururken ak sakallı bir dede gelip durmuş karşısında. Uzun uzun bakmış gözlerine bir şey okur gibi. Sonra da “bir adam vardı buralarda yaşayan” demiş kadına. “Nalbant idi. Herkes sever, herkes hürmet eder, herkes pek güvenirdi ona. Bir sabah senin gibi o da gördü çiçeklerin verdiği altınları. Göz bir gördü mü, akıl bir yazdı mı kenara gözün gördüklerini insan kendini tutamaz olur. Günler boyu eline iş alamadı. Gelip gidenler “niye çalışmıyorsun, hasta mısın?” diye sordular uzun süre. Nalbant kimseyle tek kelime konuşmadı. Gözünün önünden çil çil altınlar gitmiyordu. Bir damla uyku girmedi gözüne. Sonra baktı ki olmayacak; eline koluna, diline kulağına bir de aklına hakim olamayacak. Her bir şeyini, neyi var neyi yoksa olduğu gibi bırakıp çekti gitti buralardan. Kimseler bir daha haber alamadı nalbanttan. Ne nereye gittiğini öğrendiler, ne de neler yaptığını duydular. Ben sana söyliyeyim mi . ne oldu nalbanta?”

Kadın gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi bakmış dedeye, karşısında duran bir canavarmış gibi. Devam etmiş ak sakallı dede konuşmaya. “Nalbant şimdi padişahın sağ kolu. Vezir oldu memlekete. Eğer senin gibi tutamasaydı kendini, bu şehrin sokaklarında dolaşacak, adı “deli nalbant”a çıkacaktı belki de.” Konuşması bitince dede yürüye yürüye uzaklaşmış kadının yanından. Onun arkasından bakakalan kadın saçını başını yola yola bağırmış da duyanlar gök yarıldı sanmış. Çocuklar öyle bir ağlamış ki üç gün üç gece susturamamışlar. Kediler korkup damdan dama atlaya atlaya başka şehirde miyavlamaya gitmişler.

Bukle’nin saçları da kısa sürede uzamış, . yine eskisi gibi taranacak hale gelmiş. Açgözlü olmanın, yalan söylemenin, kötü düşüncelerin ne kadar zararlı olduğunu da daha iyi öğrenmiş. Anne kız uzun yıllar mutlu bir şekilde, beyaz evlerinde, güzel çiçekleri ile yaşamaya devam etmişler. Bir daha da kimseye güvenip evlerine almayı hiç düşünmemişler.

25 Şubat 2014 Salı

Hükümetten 5 milyon kişiye prim müjdesi!



Sosyal güvenlik alanında köklü adımlar atan hükümet, yaklaşık 5 milyon Bağ- Kur'luya prim müjdesi verdi.


Bu kişilerin sağlık hizmetlerinden düşük primle yararlanmasının önü açılıyor. Bağ-Kur'a borcu olanlar,
geliri olduğu halde Genel Sağlık Sigortası kapsamında primini yatıramayanlara af getiren tasarı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı.

TAŞERONA KIDEM HAKKI

Tasarıya eklenen sürpriz düzenlemeyle prim
gün sayısı ve sigortalılık koşullarını doldurup da emeklilik için yaşı bekleyenler işsiz kaldığında 43 lira yatırarak sağlık hizmeti alacak.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca hazırlanan yasa taslağı ile Genel Sağlık Sigortası borçlarının yeniden yapılandırılması sağlanıyor. Tasarı ile emeklilikte yaşı bekleyenlerin yanı sıra taşeron işçiler için de müjdeli haber yer alıyor. Taşeron işçilerin asgari sözleşme süreleri de üç yıla çıkarılıyor. Böylece, taşeron işçiler de kıdem hakkına sahip olabilecek.


BAŞVURU GEREKMİYOR

İmzaların tamamlanmasının ardından muhalefet partileriyle uzlaşı aranarak tasarı Meclis'e gönderilecek. Tasarı ile 2008'in öncesine ait 5 yıllık prim borçları silinecek. Bunun için herhangi bir
başvuru yapılması gerekmiyor. SGK otomatik olarak gerçekleştirecek.

23 Şubat 2014 Pazar

Глава Минфина США в беседе с Яценюком призвал Украину обратиться в МВФ РИА Новости

Разговор главы Минфина США и Яценюка состоялся в понедельник после того, как Лью прилетел в Вашингтон из австралийского Сиднея, где участвовал в саммите министров финансов стран, входящих в "большую двадцатку".

МОСКВА, 24 фев — РИА Новости. Глава Минфина США Джейкоб Лью и глава фракции "Батькивщина" в Верховной Раде Арсений Яценюк обсудили по телефону возможное обращение Украины в Международный валютный фонд, сообщает в понедельник агентство Рейтер.

Лью призвал украинские власти возобновить переговоры с МВФ как можно быстрее, после того, как в стране будет сформировано переходное правительство. Как отмечает агентство, разговор главы Минфина США и Яценюка состоялся в понедельник после того, как Лью прилетел в Вашингтон из австралийского Сиднея, где участвовал в саммите министров финансов стран, входящих в "большую двадцатку".



Ранее глава Минфина США заявлял, что Украина страдает от экономического кризиса, и властям страны стоит попросить о помощи Международный валютный фонд.

По данным СМИ, Евросоюз и США работают над краткосрочным пакетом финансовой помощи Украине, условием предоставления которой будут не только экономические, но и политические реформы. Представитель госдепартамента США Джен Псаки заявила ранее, что принятие решения об экономической помощи Украине возможно лишь после формирования в стране правительства. 28 января кабинет был отправлен в отставку, его члены продолжают временно исполнять свои обязанности.
Как Россия оказала Украине братскую помощь

17 декабря Владимир Путин сообщил, что правительство России решило поддержать экономику Украины и разместить в украинских ценных бумагах часть резервов из Фонда национального благосостояния (ФНБ) объемом 15 миллиардов долларов. Эта сумма сопоставима с объемом средств, выделяемых из этого фонда на российские инфраструктурные проекты. Также Россия решила снизить цену на газ для Украины до 268,5 доллара за тысячу кубометров (в среднем за три квартала 2013 года цена для Киева составляла 404 доллара за тысячу кубометров газа).

Bir Ömürlüğüm (Selim Gülgören)

Nizama Adanmış Ruhlar 56 Bölüm fragman izle 24.02.2014

İşte Gökçek'in açıkladığı Ankara anketi


Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, elindeki son Ankara anketini açıkladı.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, seçimi kazanması halinde hizmete kendisine en çok oy veren ilçeden başlayacağını söyledi. Son yaptırdığı ankette MHP'nin oy oranının yüzde 10'un altında olduğunu da iddia eden Gökçek, kendisinin oy oranının ise yüzde 52,81 olduğunu söyledi.

AK Parti Kızılcahamam ilçe seçim merkezinin açılışı yapıldı. Açılışa Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve çok sayıda vatandaş katıldı. Ankara'nın çevre ilçelerinin de Büyükşehir Belediyesi için oy kullanacağını hatırlatan Gökçek, "Baktık ki adaletsizlik olacak, ortaya bir ölçü koyduk. Şimdi söyleyeceğim hakkaniyetli mi değil mi siz söyleyin. Dedim ki kim ilçe olarak, yüzde olarak daha çok AK Parti'ye oy verirse oradan başlayalım. Yani adaletsizlik yok. Yarış var, hepinize yapacağız. Sırasıyla dört sene içerisinde ben bunların hepsini bitirmek istiyorum. Ama önce nerden başlayacağız? Önce başlayacağımız
yer en fazla oy yüzdesi verenden.

AK PARTİ'NİN OY ORANLARINI AÇIKLADI

Ankara Büyükşehir'in oy yüzdelerinin gazetelerde de çıktığını söyleyen Gökçek, 94 bin 477 kişi ile Kızılcahamam'ın içi dahil olmak üzere, köyleri dahil olmak üzere bir anket yaptırdıklarını
anlattı. Gökçek MHP'nin adayının oy oranının yüzde 10'un altında olduğunu ve yüzde 9.81'lik bir oy oranına sahip olduğunu idddia ederek, CHP'nin adayı Mansur Yavaşın oyu 35,35 kendisinin oy oranının ise 52,81 olduğunu ifade etti.

17 Şubat 2014 Pazartesi

Bilgisayar Başında Nasıl Oturmalıyız?

Ebruli Kek











Malzemeler:

3 adet yumurta (oda ısısında)
1 su bardağından 2 parmak fazla tozşeker
3/4 su bardağı mısırözü yağı
1 su bardağı süt
3 su bardağı un
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
3 yemek kaşığı kakao
şekli vermek için büyük yuvarlak fırın tepsisi
kürdan


Yapılışı:
Yumurtaları tozşekerle kabarıp krema gibi olana kadar çırpın.
Sıvıyağı azar azar ilave edip çırpmaya devam edin.
Unu kabartma tozu ve vanilya ile birlikte eleyin.
Sütle unu sıra ile ilave ederek yumurtalı karışıma ilave edin. (biraz un biraz süt)
Karışımın yarısı başka bir kaba ayırıp üzerine kakaoyu eleyin ve gerekirse 1-2 yemek kaşığı sütle tekrar karıştırın.
Tepsinizi yağlayıp unlayın. Tepsinin ortasından başlayarak yarım bardak kadar kakaolu daha sonra sade kek karışımından dökmeye başlayın. Her seferinde ortadan dökdükçe kek yayılacak ve çizgiler oluşturacaktır.
Kek hamurunun hepsini dökdükten sonra eğer tam yayılmamışsa tepsiyi hafif eğerek heryerine yayılmasını sağlayın.
Kürdanla ortadan yanlara doğru çizgiler yapın. Çizgileri yaparken derine batırmadan sadece üst yüzeyden batırın.
İsterseniz bir içerden dışarı bir dışardan içeri doğru çizgiler yaparak ebrularınızı oluşturabilirsiniz.
170C dereceli ısıtılmış fırında içi pişip üstü kızarana kadar pişirip ılınınca servis yapın.

Portakallı Kuruyemişli kek








Malzemeler


3 yumurta


1 bucuk su bardağı şeker


3/4 bardak sıvıyağ


1 su bardağı portakal suyu (yada: 1/2 sut + 1/2 portakal suyu)


3 su bardağı elenmiş un


1 paket kabartma tozu


1 paket vanilya


1 limon yada yarıma yakın portakal kabuğu rendesi


Arzuya göre istenilen miktarda iri kıyılmış ceviz, kuru uzum, küp, küp doğranmış kuru kayısı,kuru incir…

Yapılışı:


Önce yumurtalarla şekeri ve limon veya portakal kabuğu rendesini kabarıp krema gibi olana kadar iyice çırpın.


Sıvıyağı yavaşça akıtarak aynı anda mikserle çırparak karışıma yedirin.


Un, kabartma tozu ve vanilyayı birlikte eleyin.


Hamura önce biraz portakal suyu, sonra elenmiş undan biraz ekleyerek karıştırın. 3 seferde un ve portakal suyunu bu şekilde kek hamuruna yedirin.


Kuruyemiş ve cevizi ilave edip kaşıkla karıştırın.


Yağlanmış ve unlanmış kalıbınıza dökün. 350F - 175C derecede 40 dakika kadar pişirin.


Kürdan batırdığınızda yapışmıyorsa pişmiş demektir. Hafif ılınınca kalıptan çıkarıp soğumaya bırakın.


Arzuya göre 1 su bardağı pudra şekerini 1 yemek kaşığı kadar vişne suyu veya portakal suyu ile karıştırıp akıcı bir kıvam elde edin.


Çatalla alıp kekin üzerinde gezdirerel sosunu dökün ve sertleşmesi için bekletip servis yapın.


Copyright @ 2013 Hayallere Giden Yol. Designed by Elementx | Love for Siristatlı