Duyuru:

Web sitemize hoş geldiniz, umuyoruz ki web sayfamızı beğenirsiniz ve her zaman misafirimiz olursunuz.

28 Şubat 2014 Cuma

Sami Yusuf -Küçələrə su səpmişəm Azerbaijani song

27 Şubat 2014 Perşembe

Çalıkuşu 21.Bölüm Fragmanı

26 Şubat 2014 Çarşamba

HUZUR SOKAĞI 61. Bölüm Fragman

Bırakmak İstiyorum | Fragman

ALTIN SAÇLI KIZ

ALTIN SAÇLI KIZ
Zamanın birinde, bundan çok yıllar önce. Saraylarda padişahların yaşadığı, meydanlarda okların atıldığı, pazarlarda altın sikkelerle alış veriş yapıldığı zamanın birinde... Güzel bir bahçenin tam ortasına kurulu bembeyaz bir ev varmış. Bu . evde altın sarısı saçları olan güzel mi güzel, alımlı mı alımlı; al yanaklı, gül dudaklı, boylu poslu, Bukle adında bir genç kız anneciği ile beraber otururmuş.

Güzeller güzeli Bukle her sabah, babaannesinden kalma bir kemik tarak ile saçlarını taramayı pek severmiş. Bir saat, iki saat hiç . bıkmadan tarar da tararmış yumuşacık saçlarını. Sonra da tarağın dişlerine takılan, bir de yere dökülen tellerini itinayla toplarmış. Onları pembe ipek mendilinin içine sarar bir çekmecede saklarmış.

Oturdukları beyaz evin bahçesi öyle güzel çiçeklerle bezeliymiş ki, kokuları siz deyin on mahalle, ben diyeyim yirmi mahalle öteden duyulurmuş. Renkleri o kadar canlı, o kadar başkaymış ki; bahçenin önünden her geçen durup bakar, hayran kalırmış bu güzelliğe. Bukle’nin annesi Menzile, bir çocuk gibi severmiş bu güzel çiçekleri. Okşarmış, öpermiş; her akşam güneş batınca dağların gerisine, ay ışığı altında sularmış tek tek. Laleler onu gördüklerinde daha dik durmaya, menekşeler kokularını her köşeye yaymaya, güller iri iri açmaya çalışırlar; güzellik yarışına girişirlermiş. Hem çiçeklerle yaşamak öyle kolay da değilmiş. Çabuk küser, çabuk solar, çabuk bükerlermiş boyunlarını. Pek nazlı, pek nazenin, pek hassas, pek narin, pek kırılgan imişler. Öyleymişler işte. Sevgi imiş asıl onları besleyip büyüten.

Menzile haftada . bir kere, karanlık çöker çökmez Bukle’nin altın sarısı tellerinden birisini alır, bahçedeki o güzel çiçeklerden seçtiğinin içine usulca koyarmış. Ertesi sabah da aynı çiçek bir altın verirmiş Menzile’ye. Bu, kimseye duyurmak istemedikleri bir sırmış. Anne kız böyle yaşar giderlermiş işte. Kimseye zararları yokmuş. Kimseye de muhtaç değillermiş.

. Ancak insanlar çeşit çeşitmiş. İyiler de çokmuş, kötüler de... Kimin iyi, kimin kötü olduğunu ise bilebilmek pek zormuş. Günlerden bir gün nasıl olduysa, kadının biri, bir köşede durur iken Menzile’nin çiçekten aldığı altını görüvermiş. Hayret etmiş, gözlerine inanamamış, dönüp bir daha bakmış “gördüklerim doğru mu acep!” diye. Hemen aklında türlü fikirler dolaşmaya, bu fikirler bir kurt gibi beynini kemirmeye başlamış. Sonunda bu fikirlere yenilip de aklınca bir plan hazırlamış. Üzerine eski püskü, yırtık pırtık giysiler geçirip elini yüzünü kire pasa bulayıp, varmış güzel bahçeli beyaz evin kapısına.

Menzile çıkmış bu perişan görünen kadının karşısına. “Buyrun” demiş gülümseyerek. Kadın iki büklüm durarak, kısık sesle “misafir etseniz beni birkaç gün Allah rızası için” demiş ve kapının önüne yığılıp kalmış. Menzile kadına pek acımış, haline pek üzülmüş. Hemen ana kız içeri taşımışlar kadını. Yatağa yatırıp üstünü örtmüşler. Merakla başında beklemeye başlamışlar. Bir süre sonra kadın açmış gözlerini “su içsem” demiş. Bukle bir koşu su getimiş. “Açım” demiş bunun üzerine kadın. Bu sefer de Menzile koşmuş mutfağa, sıcak çorba getirmiş. Bir güzel karnını doyurmuş kadın. Ardından da açmış elerini, uzun uzun dua etmiş bu güzel insanlara:

“Allah ne muradınız varsa versin.
Sağlık, mutluluk, huzur dolsun eviniz.
Tuttuğunuz altın, sofranız bereketli olsun.
Eviniz sıcak, yüreğiniz ferah olsun.
Yarınınız güzel, seveniniz bol olsun.
Kötülük dokunamadan geçip gitsin çatınızın üzerinden.”

Bir güzel dualar etmiş ki kadın oturduğu yerden, Bukle ve Menzile pek sevinmişler. Menzile “evin yoksa kal bizimle, yoldaş olursun bize” demiş. Kadın . hiç beklemeden hemen atılmış. “Olur olur, kalırım” diyerek bir çığlık bırakmış havaya. Kim ne düşünür nereden bilsin Menzile. Kimin niyeti nedir nasıl bilsin Menzile.O günden sonra birlikte yaşamaya başlamışlar beyaz evde. Güzel, temiz elbiseler vermiş Menzile kadına. Birlikte yiyip birlikte içmeye, birlikte gezip birlikte tozmaya, birlikte oturup birlikte kalkmaya kısa zamanda pek alışmışlar. Her sabah Bukle’nin altın sarısı saçlarını o tarar olmuş. Her teli itinayla toplamış, kimse görmeden bir kısmını ayırıp saklamış. Fırsat buldukça bahçeye çıkıp çiçeklere koymuş telleri. Ertesi sabah da bir bir toplamış altınları.


Günler geçmiş, haftalar geçmiş, aylar geçmiş. Kadın usanmış bu işten. Yorulmuş, bıkmış, “yeter artık” diyerek bir gece yarısı uyurken Bukle derin derin, mışıl mışıl; almış makası eline, altın saçını kökünden tutup kesmiş bir çırpıda. İşte o an olmuş ne olduysa, altın saçın her bir teli kocaman bir yılana dönüşüp atlamışlar kadının üstüne. Oracıkta sokup öldüreceklermiş neredeyse, Bukle “durun” . demeseymiş. Kadın korkudan küçük dilini yutmuş da, bir dahi hiç konuşamamış. Ödü “pat” diye patlamış da aklı yerinden oynamış. O günden sonra da kiminle karşılaştıysa, saçının tellerini yaşmağının ucundan gösterip birşeyler geveler, birşeyler anlatmak istermiş. Lakin kimse ne dediğini bir türlü anlayamazmış bu deli kadının. Acıdıklarından eline ekmek parası tutuşturup . yollarına devam ederlermiş.

Birgün bir sokağın köşesinde bağdaş kurmuş otururken ak sakallı bir dede gelip durmuş karşısında. Uzun uzun bakmış gözlerine bir şey okur gibi. Sonra da “bir adam vardı buralarda yaşayan” demiş kadına. “Nalbant idi. Herkes sever, herkes hürmet eder, herkes pek güvenirdi ona. Bir sabah senin gibi o da gördü çiçeklerin verdiği altınları. Göz bir gördü mü, akıl bir yazdı mı kenara gözün gördüklerini insan kendini tutamaz olur. Günler boyu eline iş alamadı. Gelip gidenler “niye çalışmıyorsun, hasta mısın?” diye sordular uzun süre. Nalbant kimseyle tek kelime konuşmadı. Gözünün önünden çil çil altınlar gitmiyordu. Bir damla uyku girmedi gözüne. Sonra baktı ki olmayacak; eline koluna, diline kulağına bir de aklına hakim olamayacak. Her bir şeyini, neyi var neyi yoksa olduğu gibi bırakıp çekti gitti buralardan. Kimseler bir daha haber alamadı nalbanttan. Ne nereye gittiğini öğrendiler, ne de neler yaptığını duydular. Ben sana söyliyeyim mi . ne oldu nalbanta?”

Kadın gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi bakmış dedeye, karşısında duran bir canavarmış gibi. Devam etmiş ak sakallı dede konuşmaya. “Nalbant şimdi padişahın sağ kolu. Vezir oldu memlekete. Eğer senin gibi tutamasaydı kendini, bu şehrin sokaklarında dolaşacak, adı “deli nalbant”a çıkacaktı belki de.” Konuşması bitince dede yürüye yürüye uzaklaşmış kadının yanından. Onun arkasından bakakalan kadın saçını başını yola yola bağırmış da duyanlar gök yarıldı sanmış. Çocuklar öyle bir ağlamış ki üç gün üç gece susturamamışlar. Kediler korkup damdan dama atlaya atlaya başka şehirde miyavlamaya gitmişler.

Bukle’nin saçları da kısa sürede uzamış, . yine eskisi gibi taranacak hale gelmiş. Açgözlü olmanın, yalan söylemenin, kötü düşüncelerin ne kadar zararlı olduğunu da daha iyi öğrenmiş. Anne kız uzun yıllar mutlu bir şekilde, beyaz evlerinde, güzel çiçekleri ile yaşamaya devam etmişler. Bir daha da kimseye güvenip evlerine almayı hiç düşünmemişler.

25 Şubat 2014 Salı

Hükümetten 5 milyon kişiye prim müjdesi!



Sosyal güvenlik alanında köklü adımlar atan hükümet, yaklaşık 5 milyon Bağ- Kur'luya prim müjdesi verdi.


Bu kişilerin sağlık hizmetlerinden düşük primle yararlanmasının önü açılıyor. Bağ-Kur'a borcu olanlar,
geliri olduğu halde Genel Sağlık Sigortası kapsamında primini yatıramayanlara af getiren tasarı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı.

TAŞERONA KIDEM HAKKI

Tasarıya eklenen sürpriz düzenlemeyle prim
gün sayısı ve sigortalılık koşullarını doldurup da emeklilik için yaşı bekleyenler işsiz kaldığında 43 lira yatırarak sağlık hizmeti alacak.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca hazırlanan yasa taslağı ile Genel Sağlık Sigortası borçlarının yeniden yapılandırılması sağlanıyor. Tasarı ile emeklilikte yaşı bekleyenlerin yanı sıra taşeron işçiler için de müjdeli haber yer alıyor. Taşeron işçilerin asgari sözleşme süreleri de üç yıla çıkarılıyor. Böylece, taşeron işçiler de kıdem hakkına sahip olabilecek.


BAŞVURU GEREKMİYOR

İmzaların tamamlanmasının ardından muhalefet partileriyle uzlaşı aranarak tasarı Meclis'e gönderilecek. Tasarı ile 2008'in öncesine ait 5 yıllık prim borçları silinecek. Bunun için herhangi bir
başvuru yapılması gerekmiyor. SGK otomatik olarak gerçekleştirecek.

23 Şubat 2014 Pazar

Глава Минфина США в беседе с Яценюком призвал Украину обратиться в МВФ РИА Новости

Разговор главы Минфина США и Яценюка состоялся в понедельник после того, как Лью прилетел в Вашингтон из австралийского Сиднея, где участвовал в саммите министров финансов стран, входящих в "большую двадцатку".

МОСКВА, 24 фев — РИА Новости. Глава Минфина США Джейкоб Лью и глава фракции "Батькивщина" в Верховной Раде Арсений Яценюк обсудили по телефону возможное обращение Украины в Международный валютный фонд, сообщает в понедельник агентство Рейтер.

Лью призвал украинские власти возобновить переговоры с МВФ как можно быстрее, после того, как в стране будет сформировано переходное правительство. Как отмечает агентство, разговор главы Минфина США и Яценюка состоялся в понедельник после того, как Лью прилетел в Вашингтон из австралийского Сиднея, где участвовал в саммите министров финансов стран, входящих в "большую двадцатку".



Ранее глава Минфина США заявлял, что Украина страдает от экономического кризиса, и властям страны стоит попросить о помощи Международный валютный фонд.

По данным СМИ, Евросоюз и США работают над краткосрочным пакетом финансовой помощи Украине, условием предоставления которой будут не только экономические, но и политические реформы. Представитель госдепартамента США Джен Псаки заявила ранее, что принятие решения об экономической помощи Украине возможно лишь после формирования в стране правительства. 28 января кабинет был отправлен в отставку, его члены продолжают временно исполнять свои обязанности.
Как Россия оказала Украине братскую помощь

17 декабря Владимир Путин сообщил, что правительство России решило поддержать экономику Украины и разместить в украинских ценных бумагах часть резервов из Фонда национального благосостояния (ФНБ) объемом 15 миллиардов долларов. Эта сумма сопоставима с объемом средств, выделяемых из этого фонда на российские инфраструктурные проекты. Также Россия решила снизить цену на газ для Украины до 268,5 доллара за тысячу кубометров (в среднем за три квартала 2013 года цена для Киева составляла 404 доллара за тысячу кубометров газа).

Bir Ömürlüğüm (Selim Gülgören)

Nizama Adanmış Ruhlar 56 Bölüm fragman izle 24.02.2014

İşte Gökçek'in açıkladığı Ankara anketi


Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, elindeki son Ankara anketini açıkladı.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, seçimi kazanması halinde hizmete kendisine en çok oy veren ilçeden başlayacağını söyledi. Son yaptırdığı ankette MHP'nin oy oranının yüzde 10'un altında olduğunu da iddia eden Gökçek, kendisinin oy oranının ise yüzde 52,81 olduğunu söyledi.

AK Parti Kızılcahamam ilçe seçim merkezinin açılışı yapıldı. Açılışa Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve çok sayıda vatandaş katıldı. Ankara'nın çevre ilçelerinin de Büyükşehir Belediyesi için oy kullanacağını hatırlatan Gökçek, "Baktık ki adaletsizlik olacak, ortaya bir ölçü koyduk. Şimdi söyleyeceğim hakkaniyetli mi değil mi siz söyleyin. Dedim ki kim ilçe olarak, yüzde olarak daha çok AK Parti'ye oy verirse oradan başlayalım. Yani adaletsizlik yok. Yarış var, hepinize yapacağız. Sırasıyla dört sene içerisinde ben bunların hepsini bitirmek istiyorum. Ama önce nerden başlayacağız? Önce başlayacağımız
yer en fazla oy yüzdesi verenden.

AK PARTİ'NİN OY ORANLARINI AÇIKLADI

Ankara Büyükşehir'in oy yüzdelerinin gazetelerde de çıktığını söyleyen Gökçek, 94 bin 477 kişi ile Kızılcahamam'ın içi dahil olmak üzere, köyleri dahil olmak üzere bir anket yaptırdıklarını
anlattı. Gökçek MHP'nin adayının oy oranının yüzde 10'un altında olduğunu ve yüzde 9.81'lik bir oy oranına sahip olduğunu idddia ederek, CHP'nin adayı Mansur Yavaşın oyu 35,35 kendisinin oy oranının ise 52,81 olduğunu ifade etti.

17 Şubat 2014 Pazartesi

Bilgisayar Başında Nasıl Oturmalıyız?

Ebruli Kek











Malzemeler:

3 adet yumurta (oda ısısında)
1 su bardağından 2 parmak fazla tozşeker
3/4 su bardağı mısırözü yağı
1 su bardağı süt
3 su bardağı un
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
3 yemek kaşığı kakao
şekli vermek için büyük yuvarlak fırın tepsisi
kürdan


Yapılışı:
Yumurtaları tozşekerle kabarıp krema gibi olana kadar çırpın.
Sıvıyağı azar azar ilave edip çırpmaya devam edin.
Unu kabartma tozu ve vanilya ile birlikte eleyin.
Sütle unu sıra ile ilave ederek yumurtalı karışıma ilave edin. (biraz un biraz süt)
Karışımın yarısı başka bir kaba ayırıp üzerine kakaoyu eleyin ve gerekirse 1-2 yemek kaşığı sütle tekrar karıştırın.
Tepsinizi yağlayıp unlayın. Tepsinin ortasından başlayarak yarım bardak kadar kakaolu daha sonra sade kek karışımından dökmeye başlayın. Her seferinde ortadan dökdükçe kek yayılacak ve çizgiler oluşturacaktır.
Kek hamurunun hepsini dökdükten sonra eğer tam yayılmamışsa tepsiyi hafif eğerek heryerine yayılmasını sağlayın.
Kürdanla ortadan yanlara doğru çizgiler yapın. Çizgileri yaparken derine batırmadan sadece üst yüzeyden batırın.
İsterseniz bir içerden dışarı bir dışardan içeri doğru çizgiler yaparak ebrularınızı oluşturabilirsiniz.
170C dereceli ısıtılmış fırında içi pişip üstü kızarana kadar pişirip ılınınca servis yapın.

Portakallı Kuruyemişli kek








Malzemeler


3 yumurta


1 bucuk su bardağı şeker


3/4 bardak sıvıyağ


1 su bardağı portakal suyu (yada: 1/2 sut + 1/2 portakal suyu)


3 su bardağı elenmiş un


1 paket kabartma tozu


1 paket vanilya


1 limon yada yarıma yakın portakal kabuğu rendesi


Arzuya göre istenilen miktarda iri kıyılmış ceviz, kuru uzum, küp, küp doğranmış kuru kayısı,kuru incir…

Yapılışı:


Önce yumurtalarla şekeri ve limon veya portakal kabuğu rendesini kabarıp krema gibi olana kadar iyice çırpın.


Sıvıyağı yavaşça akıtarak aynı anda mikserle çırparak karışıma yedirin.


Un, kabartma tozu ve vanilyayı birlikte eleyin.


Hamura önce biraz portakal suyu, sonra elenmiş undan biraz ekleyerek karıştırın. 3 seferde un ve portakal suyunu bu şekilde kek hamuruna yedirin.


Kuruyemiş ve cevizi ilave edip kaşıkla karıştırın.


Yağlanmış ve unlanmış kalıbınıza dökün. 350F - 175C derecede 40 dakika kadar pişirin.


Kürdan batırdığınızda yapışmıyorsa pişmiş demektir. Hafif ılınınca kalıptan çıkarıp soğumaya bırakın.


Arzuya göre 1 su bardağı pudra şekerini 1 yemek kaşığı kadar vişne suyu veya portakal suyu ile karıştırıp akıcı bir kıvam elde edin.


Çatalla alıp kekin üzerinde gezdirerel sosunu dökün ve sertleşmesi için bekletip servis yapın.


MHP'de toplu istifa şoku!


Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Çubuk İlçe Teşkilatı Yönetim Kurulu, topluca istifa etti.

İlçe teşkilatında partililerle basın toplantısı düzenleyen MHP Çubuk İlçe Teşkilatı Başkanı Said Aydos,
Yönetim Kurulu üyelerinin istifa dilekçelerini önceki gün MHP
Ankara İl Teşkilatı'na sunduklarını söyledi.

MHP camiasının önemli isimlerinin de
yer aldığı 30 kişilik listeyi verdiklerini ancak yeni istifaların geleceğini ifade eden Aydos, şunları kaydetti:

"2012 yılı Ocak ayından bu yana MHP Çubuk İlçe Başkanlığı görevini yürütmekteydim. İlçe teşkilatı olarak parti delegelerimizin bizlere verdiği görevi elimizden geldiğince yerine getirmeye çalıştık. İlçemizde partimize ilk defa 4 aday adayı müracaatta bulundu. Bunlar Mustafa Aydos, Ramazan Çatalkaya, Adem Kisecik ve Selahattin Uluağaçlı'dır. Bizler aday adaylarımızın çalışmalarını titiz bir şekilde takip ettik. Ancak bu süreçte birileri tarafından aday olacağı söylenen, hiçbir siyasi çalışmanın içerisinde
yer almayan ve şayet aday olursa ilçe teşkilatını görevden aldıracağını söyleyen Sayın
Hayati Tamer aday olarak açıklandı. Yapılan listenin Çubuk'ta MHP'yi temsil etmeyeceğine ve seçimlerde başarısızlığa uğrayacağımıza inandığımız için istifa etmeye karar verdik."

Erdoğan meydanlara iniyor


AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimlere hazırlık kapsamında partisinin mitinglerini Sivas'tan başlatacak.

AK Parti, 30 Mart'ta yapılacak yerel seçimler öncesinde büyükşehir, il, ilçe ve belde belediye başkan adaylarını kamuoyuna duyurmasının ardından, belediye ve il genel meclisi üyelikleri için başlatılan aday belirleme çalışmalarını da önemli ölçüde tamamladı.

ANKARA'DAN BAŞLAYACAK

İl başkanlıklarının gönderdiği listeler üzerinden çalışmalarını sürdüren ve önümüzdeki günlerde il genel meclisi ve belediye meclis üye adaylarını açıklaması beklenen AK Parti, seçim
kampanyasının açılışını Ankara Arena'da düzenlenecek programla yapacak.
İLK MİTİNG SİVAS'TA Genel Başkan ve Başbakan Erdoğan, belediye başkanı aday adaylarının katılımıyla düzenlenecek programda, seçim beyannamesini açıklayacak.

Erdoğan, AK Parti'nin seçim mitinglerini 22 Şubat Cumartesi Sivas'ta başlatacak, Erdoğan aynı gün Yozgat'ta bir miting düzenleyecek. 23 Şubat Pazar günü ise Erdoğan, Afyonkarahisar ve Kütahya'da vatandaşlara seslenecek.

700 bin kişiye 30 Mart şoku!


700 bin asker kaçağı ve bakaya yerel seçimlerde oy kullanamayabilir.

Star Gazetesi'nin haberine göre; Milli Savunma Bakanlığının Ekim'de 700 bin yoklama kaçağı vebakayanın kimlik bilgilerini Emniyet Genel Müdürlüğü'ne vermesinin ardından, bu durumda olanlar yeniden GBT kayıtlarında görünmeye başladı. Emniyet ve jandarma'ya gönderilen talimatta, GBT kontrollerinde belirlenen kaçakların en yakın askerlikşubesine teslim edilmesi istendi.
Bu durumda GBT sistemi yerel seçimleri de etkileyecek. Seçim listelerinde isimleri olan asker kaçakları ve bakayalar oy kullanmaya gittiklerinde, işlem yapılmasından korkuyor. Kanuna göre haftasonu olduğu için gözaltına alınmayacaklar ancak, tebligatla en kısa zamanda askerlik şubesine gitmeleri istenebilecek. Sosyal medyada örgütlenen gençler, Başbakan Erdoğan başta olmak üzere bir çok bakan ve siyasetçiye mektup göndererek sorunun çözülmesini istiyor. Bedelli askerlik platformundan Ali Deniz Köşker, “Yakalanma korkusu nedeni ile oy kullanamayacağız” diye konuştu.

Aday listeleri için son gün

30 Mart seçimleri için geri sayım başladı. YSK, belediye başkan adayları ve Belediye Meclis üyesi adayları için son liste teslim tarihinin bugün dolacağını duyurdu.

16 Şubat 2014 Pazar

FATİH projesi bugün hayata geçiyor


Pilot uygulaması tamamlanan FATİH projesi hayata geçiyor. Başbakan Erdoğan'ın katılımıyla bugün ilk adımı atılacak projeyle 81 ilde 675 bin öğrenci ve öğretmene tablet bilgisayar dağıtılacak

Eğitimde Türkiye'ye çağ atlatması beklenen 'Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Harekatı(Fatih) Projesi' kapsamında tablet dağıtımı başlıyor.


Pilot uygulamaları tamamlanan proje sonucunda Başbakan Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla bugün Ankara'da 81 ilde 3 bin 500
okulda 675 bin öğrenci ve öğretmene tablet bilgisayar dağıtılacak. Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, dağıtılan tabletlerin 575 bin tanesinin 9. sınıf öğrencilerine, 100 bin tanesinin de öğretmenlere verileceğini söyledi, toplamda ise 675 bin tablet dağıtımı yapılacağını açıkladı.

Tekin, yine Fatih Projesi kapsamında 350 bin etkileşimli tahtanın da sınıflara Nisan ayında kurulacağını açıkladı. 2010 başlayan proje çalışmaları kapsamında 2011-2012 eğitim- öğretim yılında, 17 pilot ilde, 52
okulda 8 bin 500 tablet dağıtıldı. Genişletilmiş pilot proje kapsamında da 2013'te 81 ilde 217
okulda 49 bin tablet bilgisayar dağıtımı yapıldı. Bugüne kadar pilot proje kapsamında 9. sınıftaki öğrencilere ve öğretmenlere 62 bin 800 tablet bilgisayar dağıtımı gerçekleştirildi. Bu liselere 84 bin 921 etkileşimli tahta kuruldu. Bakanlık mart sonuna kadar öğretmen ve öğrencilere ihalesi tamamlanan 675 bin tablet bilgisayar verecek. Dağıtımlar, birinci fazda altyapı kurulumları tamamlanmış ve etkileşimli tahtaları mevcut olan 81 ildeki yaklaşık 3 bin 500
okulda aynı anda başlatılacak. 3 yılsonunda ortaokul ve lise öğrencilerinin tamamına tablet dağıtılmış olacak.

18 BİN İÇERİK ÜRETİLECEK

Bakanlık verilerine göre, 2013 itibarıyla sınıf uygulamalarında tablet bilgisayar kullanan öğrenci sayısı 41 bin 172'ye, öğretmen sayısı ise 7 bin 528'e ulaştı. Bakanlık yılsonuna kadar 1 milyon 200 bin öğrenci ve 100 bin öğretmenin sınıf içi uygulamalarında tablet kullanmasını hedefliyor.

MHP: PKK adayımızın ailesini tehdit etti


MHP'nin, Diyarbakır'ın Dicle ilçesinden gösterdiği belediye başkan adayının, terör örgütü PKK'nın bu adayın ailesini tehdit etmesi nedeniyle değiştirildiği ileri sürüldü.

Diyarbakır'ın Dicle ilçesinde MHP'den Belediye Başkan adayı gösterilen Berzan Tektaş partisinden istifa etti.


Tektaş'ın kardeşi Celal Tektaş, kardeşinin istifa dilekçesini vermesine rağmen MHP sitesinde bunun yürürlüğe girmediğini ifade etmiş ve "Biz aile olarak bu durumdan dolayı utanç duyduk ve halkımızdan özür diliyoruz. Biz aile olarak bir kez daha BDP'yi desteklediğimizi açıklıyoruz" demişti.

MHP'nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, Milliyet'e yaptığı açıklamada, Diyarbakır'ın Dicle ilçesi Belediye Başkanlığı için Berzan Tektaş'ı aday gösterdiklerini ancak örgütten tehdit aldığı duyumları üzerine bu ismi değiştirdiklerini belirtti.

Durmaz, "Diyarbakır Dicle ilçesi MHP adayı daha önce Berzan Tektaş idi. Ailesinin tehdit edildiği bilgisinin ulaşması üzerine yerel teşkilatımız bu ismi değiştirdi. Adayımız Hamdullah Karakoç'tur. Seçim çalışmalarını yoğun şekilde yürütmektedir. Berzan Tektaş'ın ağabeyi BDP'yi desteklediklerine ilişkin bölgede açıklamalar yapmış. Bunun MHP ile ilgisi yoktur. Böyle bir şey de vaki değildir" dedi.

Bir sektöre daha tasit sınırlaması geldi!



Taksit sınırlamasından sigortacılar da nasibini aldı. 1 Şubat'tan itibaren artık, 9 taksitten daha uzun süreli sigorta poliçesi satılamayacak.


Bugüne kadar özellikle sağlık, kasko ve konut sigortalarında taksit sayısı 12
ayı buluyordu. Sigorta şirketleri, poliçeyi 8 taksitle satsa bile bankalar, kredi kartına fazladan 4 taksit yapıyordu. Artık şirketler 9
aydan fazla taksit yapamayacak, bankalar da taksit sayısını artıramayacak.

Bugüne kadar sigorta şirketleri, zorunlu deprem sigortası dışındaki tüm sigortaları kredi kartına taksitle satıyor; özellikle de sağlık, kasko ve konut sigortalarında taksit sayısı 10
ayı, hatta 12
ayıbile buluyordu. Kimi şirketler, zorunlu deprem sigortasında da en fazla 4 taksit imkanı tanıyordu. Zorunlu trafik sigortasında ise taksit sayısı 6
ayı geçmiyordu. Her ne kadar sigorta şirketleri mevcut uygulamada 8 taksitten daha uzun süreli poliçe satmak istemeseler de bankaların tüketiciye fazladan 3 ya da 4 taksit imkanı sunmasıyla, sigorta poliçesinde taksit sayısı 12'ye kadar çıkıyordu.

13 TAKSİT OLUR MU?

Kimi sigorta ürünlerinde ise şirketlerin kredi kartına 10 taksit yapması, üzerine bir de bankaların 3 taksit imkanı sunmasıyla, yıllık olarak yapılan poliçelerde taksit sayısı 13
ayı buluyordu ki; bu durum, yıllık teminat veren sigorta poliçesinin, 13
ay taksitle satın alınması anlamına geliyordu. Bu da sigorta şirketlerini rahatsız ediyordu. Yeni uygulama ile sigorta şirketleri artık poliçeleri, 9
aydan fazla taksitle satamayacakları gibi bankalar da sigortalıya ekstradan taksit imkanı sunamayacaklar.Sigortacılar ise taksit sınırlamasının, sigorta pazarını çok fazla etkilemeyeceğini savunarak, "Sigorta sektöründe taksitli satışlar, genellikle 10 taksit olup; sık rastlanmamakla birlikte taksit sayısı, poliçe vadesini, yani 12 taksiti geçmiyor. Bu yüzden gerek sigorta şirketleri gerekse de sigortalıların bu durumdan olumsuz etkilenmesi söz konusu değil. Kaldı ki, 12'ye varan kredi kartı taksit uygulamasının mazisi çok da eskilere dayanmıyor. Hatta deprem sigortası da dahil zorunlu sigortalarda genel itibari ile taksit sayısı 4'ü geçmiyor" diyor.

Sigortacılar, kasko veya özel sağlık sigortası gibi sigortaları 12 taksit olarak yaptıran tüketicilerin, taksit sayısının 9 olmasıyla sigorta yaptırmaktan vazgeçmeyeceklerine, çünkü bu sigortaları yaptıran tüketicinin, belli bir sigorta bilincine ulaştığına dikkat çekiyor. Sigorta acenteleri de yeni uygulamanın sigorta satışını etkilemeyeceği görüşünde. Acenteler, sigorta ürünlerinde taksit sayısının 8 ile sınırlı olduğunu belirterek, "Bankalar da 3 taksit verince 11 taksit oluyordu" diyor.

Etkilemez ama sigorta dışında tutulmalıydı

SİGORTACILAR, kredi kartına taksit sınırlamasının sigorta ürünlerinin satışını olumsuz etkilemeyeceğini, ancak yine de sigortanın bu düzenlemenin dışında tutulması gerektiğini savunarak, şunları söylüyor: "Sigorta hem devletin üzerindeki yükü alıyor hem hasarların ekonomide yaratacağı zararı aza indiriyor.
Yaşanan sel ve deprem felaketlerinde bunu gördük. Eğer, sigortalı sayısı daha fazla olsaydı devletin yükü de o oranda azalacaktı."

Hediye kart

BANKALAR sigorta satışı için taksit sayısını artıracak farklı
yollar arıyor. Sigorta, bankalar için ciddi bir pazar. Bu nedenle de bankalar, acenteleri
ziyaret ederek, sigorta müşterilerine ‘hediye kart' önerisinde bulunuyor. Böylece acente, poliçeyi 9 taksit ile satacak, banka da hediye kart ile fazladan 3 ya da 4 taksit imkânı sunacak.

Copyright @ 2013 Hayallere Giden Yol. Designed by Elementx | Love for Siristatlı